https://mustafaaydin.com/wp-content/uploads/2023/10/universiteli-1.jpg



1985’te 500 bin olan üniversiteli sayısı bugün 5.5 milyona ulaştı. Yükseköğretimde uluslararası standartlara erişildi. 30 yıl önce yalnızca 29 olan üniversite sayısı ise 6 kat artarak 181 oldu.
Türkiye’nin son 30 yılda yakaladığı hızlı büyüme yükseköğretim istatistiklerinde de kendini gösterdi. 1985’te üniversitede öğrenim gören öğrenci sayısı sadece 500 bindi. Bu sayı 30 yılda 10 kat artarak 5.5 milyona ulaştı. 30 yıl önce 29 olan üniversite sayısı bugün 181 oldu. Türkiye’de 1985’ta yalnızca bir tane vakıf üniversitesi vardı. 2015’te bu rakam 73’e erişti. Aynı şekilde üniversiteler de daha kaliteli bilim yuvaları oldu. Özellikle sanayi ve akademik işbirliği üniversiteler için bir dönüm noktası oldu.

DİJİTAL ÇAĞ DÖNEMİ

Gençlerimizi, analitik düşünme, araştırma, etkili iletişim kurma gibi nitelikli bir birey, bir dünya insanı olmaya, yaşama hazırlayan üniversitelerimiz, henüz dünya ölçeğinde istenilen yerde olmamakla birlikte, geçmişe baktığımızda, “”nerden nereye”” demekten de kendimi alamıyorum. 1980’lerin akademik yaşamında olmazsa olmaz Facit hesap makinelerinden, elektronik daktilolardan, vantilatörlerden, fotokopi ve teksir kokan kişisel arşivlerden, cam panolara asılı el yazılı sınav sonuç çizelgelerinden , Mailing’lere, WhatsApp ‘lara, Facebook, Twitter, Google’a, lazer yazıcılara, Mac’lere, Ipad’lere ulaştık. Bilgiye, veriye ulaşmak için verilen inanılmaz çabalardan; emek yoğun bir yapıdan, sermaye yoğun bir yapıya geçtik. Bilginin bilgiyi, teknolojinin teknolojiyi ürettiği sibernetik, robotik, dijital bir üniversite çağındayız artık.

SANAYİ İLE İŞBİRLİĞİ

1980’den sonra YÖK’ün kurulması, ilk vakıf üniversitesinin açılması ile birlikte, yükseköğretimdeki gelişme trendi başlamış oldu. O dönemde var olan az sayıda devlet üniversitesi belli imkân ve olanaklara sahipti. Önemli kırılma noktaları arasında ilk aklıma gelen, görece içine kapanık üniversite ile üniversiteden ürken sanayinin birbirleri ile ilk temasa geçiş sürecidir diyebilirim. Bir araya gelme konusunda gönüllü olmayan bu iki kesim, 1-2 yıl içinde ortak projeler üretmeye başlayıverdiler. Bunu üniversitelerde kurulan teknoparklar ve bu çerçevede yapılan tez çalışmaları izleyiverdi. Gelinen noktada, artık uluslararası sıralamalarda üniversitelerimiz de yer almaya başladı. Bir diğer kırılma noktasının ise üniversitelerimizin akreditasyon süreçleri ile tanışmasıdır diyebilirim. İster yurt dışı ister yurt içi akreditasyon olsun içine kapanık yapının dışarıya doğru açılması konusunda atılan ikinci büyük adımı oluşturdu.


Turkish Universities are on Rise
Istanbul Aydin University chairman of the Board of
Trustees Dr. Mustafa Aydin evaluated the last thirty years of higher education.
Since 1985 number of college students increased
from 500,000 to 5.5 million. International standards in higher education were
reached. Number of universities increased six times from 29 to 181 during the
last thirty years. There was only one foundation university in Turkey in 1985
and the number reached up to 73 by 2015. Universities became home to science.
Academic and industrial collaborations became a turning point for universities.

A DIGITAL ERA
Our universities, who strive to prepare our youth
to think analytically, to research and to communicate efficiently and to become
world citizen and prepare them for life, fall behind their peers worldwide and
have not reached the desired place in the world but when we look back we cannot
help but say that we have come a long way. We have come a long way from using facit
calculators, electronic typewriters, ventilation fans, photocopy machines,
handwritten exam results on boards to Mailings, WhatApp, Facebook, Twitter,
Google, laser printers, Mac, i-Pad. We have shifted our efforts to reach
knowledge from a labor intensive structure to a capital intensive structure. We
are in a cybernetic, robotic and digital era where technology creates
technology and knowledge creates knowledge.

A COLLABORATION WITH INDUSTRY

After the establishment of YOK and the first
foundation university in 1980s, a growing trend in higher education started.
Few of the state universities available at the time had limited resources. I recall
the first breakpoint between universities that were reserved in a sense and
industries that had no communication with universities. It was the first time
both universities and industries engaged in exchanging knowledge. Both sides
who refused to work together for so long started to work on projects in less
than few years. It was followed by technoparks and thesis projects within the
framework. At this point today our universities are ranked among the global
universities. The second breakpoint occured during the accreditation process
our universities encountered. It was a big leap for our universities to open
itself up to the globe with either national or international accreditation.




https://mustafaaydin.com/wp-content/uploads/2023/10/TOBB1.jpg

VIII. Ekonomi Şurası, TOBB Başkanı  M. Rifat HİSARCIKLIOĞLU’nun ev sahipliğinde, Başbakan sn. Ahmet Davutoğlu ile Bakanlar, İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Mustafa Aydın, bürokratlar ve Tobb Meslek komite üyelerinin katılımları ile tamamlandı.


TOBB Turkey Sector Economy Summit



VIII. TOBB ( The Union of Chambers and Commodity
Exchanges of Turkey)- Turkey Sector Economy Summit held at TOBB headquarters in
Ankara on April 21, 2015 with the participation of Prime Minister Ahmet
Davutoglu.



VIII. Economy Summit was hosted by TOBB President
M. Rifat Hisarciklioglu and attended by the Prime Minister Ahmet Davutoglu,
ministers, bureaucrats, and the members of TOBB Job Committee.


Representatives of 60 sectors within TOBB delivered
presentations. Our association was among the ones in Transportation and
Logistics Assembly.


https://mustafaaydin.com/wp-content/uploads/2023/10/ufrad4.jpg

UFRAD Yönetim Kurulu Üyeleri Yuvarlak Masa Toplantısı öncesinde UFRAD Franchising Derneği’ne üye olmak isteyen adayları değerlendirdi.

Özellikle üye alımlarında çok fazla titiz davrandığı halde UFRAD’ın şu anda mevcut üye sayısı 203’dür. UFRAD Genel Başkanı Sayın Dr. Mustafa Aydın aday üyeleri değerlendirirken mevcut durumları ve kendi firmalarına göstermiş oldukları özveri ile yakından ilgilenmektedir.


UFRAD’ı sadece bir dernek olmaktan çıkaran düşüncenin de aslında tam olarak bu olduğunu savunan Dr. Mustafa Aydın; her toplantı sonunda UFRAD’ın bu denli başarılı olmasında öncelikli olarak UFRAD Yönetim Kurulu Üyeleri ve daha sonra da tüm üyelerin başarısının olduğunu dile getirmektedir.


Yönetim Kurulunun ardından geçilen UFRAD Yuvarlak Masa Toplantısı’nın gündeminde Franchising Eğitimde Yeni Trendler görüşüldü. Seminerde başarılı bir sunum hazırlayan Sayın İlkay Öztürk Bey, Franchising sisteminde nelere dikkat edilmesi gerektiği, nerelerde hatalara düşülebileceği, mevcut konumun nasıl korunacağı ve mevcut potansiyelin nasıl daha iyi kullanılabileceğinden bahsetti.


İlkay Bey’in ardından UFRAD Genel Başkanı Dr. Mustafa Aydın; yapmış olduğu konuşmasında öncelikli olarak, UFRAD’ın hiçbir etkinliğini kaçırmayan Yönetim Kurulu Üyelerine, UFRAD ile birlikte daha iyiye gitme düşüncesini benimseyen tüm üyelere teşekkürlerini sundu.

Konuşmasına önce UFRAD’ın önemli haberlerini üyelerine duyurarak başlayan Dr. Mustafa Aydın, ev sahipliğini yapacağı 2017 Avrupa Franchise Federasyonu’nun müjdesini verdi. UFRAD Markalarının çok güçlü olduğunu ve bu gücün öncelikle kendi isimlerine, ardından Türkiye’ye büyük katkı sağladığını dile getirdi.

Dışarıdaki pazarda bu denli tehlike arz eden durum varken emin adımlarla adını tüm dünyaya duyurmayı başaran isimler ile bir arada olmaktan ve büyümekten gurur duyduğunu belirten Dr. Mustafa Aydın, her zaman en iyiye gitmenin tek amaç olduğunu bir kez daha vurguladı.

Konuşmasının ardından UFRAD Genel Başkanı Dr. Mustafa Aydın, göstermiş olduğu nazik ev sahipliği için Sayın Serdar Yanaşan’a bir kez daha teşekkür ederek kendilerine UFRAD plaketini taktim etti.UFRAD



Round table meeting of UFRAD Franchising
Association



UFRAD Franchising Association organized its April
round table meeting chaired by Dr. Mustafa Aydin on April 20, 2015 Monday at
Maslak Sylus/ Sun Plaza hosted by Serdar Yanasan.


UFRAD Board of Directors evaluated the applications
of whom wanted to become a member of UFRAD Franchising Association before the
round table meeting.


UFRAD, who selects its members after a strict
screening, currently have 203 members. UFRAD chairman Dr. Mustafa Aydin
evaluates its members based on their contributions to their companies.


Pointed the fact that the idea behind what makes UFRAD
an organization beyond an association was exactly that. Dr. Mustafa Aydin
further added that it was the Board of Directors of UFRAD as well as its
members behind UFRAD’s success.  



During the UFRAD round table meeting, which took
place after the board meeting, new trends of franchising education were
discussed. Ilkay Ozturk who successfully delivered a presentation talked about
the pros and cons of franchising, things to be cautious about, how to protect
the current position and how to use the current position to the advantage of
the industry.



UFRAD president Dr. Mustafa Aydin took the stage
after Mr. Ilkay and thanked the members of the board of directors who always
attended UFRAD events and the members who embraced the idea of going forward
together.



Announcing UFRAD’s important news to the members,
Dr. Mustafa Aydin heralded the news that UFRAD will host 2017 European
Franchising Federation’s Franchise Exhibition. Dr. Mustafa Aydin also expressed
that UFRAD has powerful brands that first contribute to their association as
well as Turkey.


Stating his honor to have brand names that are well
known worldwide despite the current situation in markets and his honor to be
part of a growing business Dr. Mustafa Aydin emphasized his only aim to go
forward for the better.



UFRAD president Dr. Mustafa Aydin thanked Serdar Yanasan for
his hospitality to host the event and presented UFRAD plaque.




https://mustafaaydin.com/wp-content/uploads/2023/10/adp1.jpg
İstanbul Aydın Üniversitesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen Aydın Düşünce Platformu’nun  17 Nisan 2015 tarihli toplantısına konuşmacı olarak katılan Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Bakanlığın “Kentsel Dönüşüm Politikaları” hakkında bilgiler verdi.

Konuşmasında Türkiye’de kentsel dönüşümün zor bir çalışma olduğunu ifade eden İdris Güllüce,  “Kentsel Dönüşüm diye bir yasa çıkarılması gerekiyordu çıkarıldı ama Türkiye’nin bir belası var: ‘çarşı her şeye karşı’ bir ekip var. ‘Efendim bu rantsal dönüşüm’ diyenler var. Bir belediye başkanının buna teşebbüs edebilmesi, bunun hazırlığını yapması, altyapısını hazırlaması, vatandaşla uzlaşarak ve vatandaşın gönlünü alarak yapması kolay değil,” dedi.

Türkiye’nin genelinde kentsel dönüşüm konusunda hızlı davranmak gerektiğinin altını çizen Güllüce, “Vatandaşlarımız riskli binalarda yaşamamalı” diyerek “Yolunuz düşerse birgün Zeytinburnu’nda bir evin bodrumuna girin bir kurşun kalem alın elinize ve tavanı kazımaya başlayın. Tavandaki demirleri rahatlıkla kazıyıp boşalttığınızı göreceksiniz,” şeklinde konuştu.

İdris Güllüce konuşmasını şöyle sürdü:
“O yüzden de münferit kentsel dönüşüm müracaatı olan binalara  biz ‘şehir estetiği efendim’ ya da ‘daha düzgün şehir geleneği’ bakımından bazen bakamıyoruz. Biz bir binayı daha  problemden kurtaralım diye bakıyoruz. Bir tane binayı bile daha erken daha çabuk nasıl kurtarabiliriz diye düşünüyoruz.”
“Vatandaşın kötü, yaşanamaz, riskli binalarda olmamaları gibi bir derdimiz var bizim. Onun için de kentsel dönüşüme kimsenin muhalefet etmemesi lazım. Herkesin desteklemesi lazım,” diyen Güllüce, “Bir iki yıl içinde bunun çok daha artacağını vatandaşın bu konuda çok daha bilinçleneceğini düşünüyorum. Gönlümüz alan dönüşümünden yanadır. Ama o tercihi yapma hakkını kendimizde bulmuyoruz,” dedi.



Urban Transformation in Turkey

Aydın Thinking Platfor hosted ‘Urban Transformation in Turkey’ meeting participated by the Minister of Department Environment and Urbanization İdris Gulluce during the meeting. He gave information on Urban Transformation Policies of the ministry.

Mentioned the difficulties of urban transformation in Turkey, Idric Gulluce said “ There was a need for urban transformation law and it was passed by the parliament. Unfortunately there was an opposition for the law claiming that it is a way of funneling money to the supporters of government via land speculations. In fact it is not easy for a mayor to dare such a thing, prepare the background by compromising the citizens.”

Underlined the fact that Turkey needs to act quick in her urban transformation Idris Gulluce said “Our citizens should not live in risky buildings. If you have a chance go to Zeytinburnu and go to the ground floor of any building and start scratching the ceiling you can see the cement falling.” Idris Gulluce further added, “ We can’t evaluate individual applications because of a coherent transformation to keep the cities traditions. We are trying to save the building.”
“Our main purpose is to move our citizens out of risky buildings. No one should oppose that and instead everyone should support it. Transformation will increase during the next few years.”


https://mustafaaydin.com/wp-content/uploads/2023/10/edu-summit1.jpg

Türkiye’de eğitim ve yükseköğretim kurumlarının yöneticilerini bir araya getiren EDU SUMMIT Eğitim Zirvesi’nin ikincisi, Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Nabi Avcı ve YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç’ın katılımlarıyla Vakıf Üniversiteleri Birliği’nin öncülüğünde, 17 Nisan 2015 Cuma günü İstanbul’da gerçekleşti.
Vakıf Üniversiteleri Birliği tarafından geçtiğimiz yıl ilki gerçekleştirilen EDU SUMMIT Eğitim Zirvesi’nin ikincisi eğitim ve yükseköğretimde gündemin tartışıldığı bir paylaşım alanı olarak geniş bir üst düzey katılımla gerçekleşti. Üniversiteler, orta öğretim kurumları yöneticileri ve eğitim dünyasına yön veren diğer karar vericileri her yıl bir araya getirmeyi amaçlayan EDU SUMMIT’in bu sene teması “Yükseköğretimde Dönüşüm ve Kalite” oldu.
Üç ana başlık altında yükseköğretim sistemimizin en canlı gündem maddelerini masaya yatıran programda akademisyenler ve yöneticiler görüşlerini paylaşma fırsatı buldular. “Yükseköğretime Girişte Yeni Yaklaşımlar”, “Vakıf Üniversitelerinin Niteliksel Dönüşümü” ve “Akredistasyon ve Kalite Sistemi Nasıl Kurulmalı” oturumlarında eğitim ve yükseköğretimin 20 önemli ismi görüşlerini aktardılar.
Taksim InterContinental Otel’de sabah 09:00’da Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Nabi Avcı, Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, Vakıf Üniversiteleri Birliği Başkanı Rifat Sarıcaoğlu’nun açılış konuşmalarıyla başlayan etkinlik saat 15:30’a kadar sürdü.


EDU SUMMIT 2. Education Summit
Istanbul Aydın University chairman of the Board of Trustees Dr. Mustafa Aydın spoke at the EDU SUMMIT II. Education Summit about the ‘Quality Transformation of Foundation Universities’.
Bringing Turkey’s university and higher education institutions’ directors, second EDU SUMMIT Education Summit took place in Istanbul on April 17, 2015 with the participation of Minister of National Education Prof. Dr. Nabi Avci and chairman of YOK Prof. Dr. Yekta Sarac with the leadership of Foundation Universities Union.
Organized by the Foundation Universities Union for the first time last year, EDU SUMMIT Education Summit was organized for the second time this year as a platform where discussions on education and higher education agenda took place with a great participation. EDU SUMMIT aims to bring universities, directors of middle education institutions and decision makers who guide education world together every year. This years theme of the summit is ‘Quality and Transformation in Higher Education’
 Academicians and executive officers had a chance to discuss the agenda of higher education under three headings. Over 20 prominent speakers participated in sessions: “New Approaches in Higher Education”, “Quality Transformation of Foundation Universities” “How to Build Accreditation and Quality Systems”
The summit started at 9:00 am at Taksim InterContinental Hotel with opening speeches of Minister of National Education Prof. Dr. Nabi Avcı, YOK chairman Prof. Dr. Yekta Sarac and chairman of Foundation Universities Union Rifat Saricaoglu and ended at 03:30 pm.


https://mustafaaydin.com/wp-content/uploads/2023/10/kadinvesiyaset.jpg

İstanbul Aydın Üniversitesi Kadın Araştırmaları Merkezi’nin bu yıl birincisini düzenlediği “Küreselleşen Dünyada Kadın ve Siyaset Uluslararası Kongresi”nde İAÜ Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Mustafa Aydın, İAÜ Rektörü Prof. Dr. Yadigar İzmirli, AK Parti Milletvekili Feyzullah Kıyıklık, Küçükçekmece Belediye Başkanı Temel Karadeniz, Aile ve Sosyal Politikalar Bakan Yardımcısı Çiğdem Erdoğan Atabek’in de aralarında bulunduğu çok sayıda katılımcı yer aldı.

“Küreselleşen Dünyada Kadın ve Siyaset Uluslararası Kongresi”nin açılışında konuşan İstanbul Aydın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yadigar İzmirli, dünyada ve Türkiye’de kadınların iş hayatına katılma oranlarıyla ilgili sayısal bilgiler vererek şunları söyledi:
“Dünya geneline baktığımızda kadınların yüzde 47,9’u iş hayatına katılmış durumda. Bu oran Avrupa ülkelerinde yüzde 63,9’a çıkıyor. Türkiye’de ise kadın nüfusunun yüzde 27,1’i iş hayatına katılım içerisinde. Bir diğer açıdan baktığımızda 2014 verilerine göre kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen personelin yüzde 37’si kadın. Uzmanlık gerektiren birtakım mesleklerde kadın oranları oldukça yüksek. Mimarlar yüzde 42 avukatlar yüzde 39 öğretim elemanlarının yüzde 41’i kadın. Adli yargıda görev yapan hakimlerin yüzde 39’u kadındır. İdari yargıda bu oran düşüyor. Kamu hizmetlerine kadınların başladığı ilk alan öğretmenlikte ise yüzde 55,3 kadın istihdamı var. Ancak bütün temel olan Batı ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde kadınların kamu bürokrasisi içinde üstdüzey karar mekanizmaları içerisinde yer alma oranı son derece düşüktür. Mesela 181 üniversitenin sadece binde yedisinde kadın rektör bulunuyor. 81 il milli eğitim müdürünün ikisi, 859 ilçe müdürünün sadece beşi kadınlardan oluşmaktadır. Şu anda üç kadın kaymakam ve bir kadın vali var.”
Kadınlara sadece kadın oldukları için de görev verilmesini yanlış bulduğunu belirten Prof. Dr.  İzmirli, “Bir idari göreve veya siyasette bir makama sadece ‘Orada da bir kadın bulunsun’ diye yönetici atanması her şeyden önce kadınları yaralar. Kanımca yapılması gereken ehliyet ve liyakat esasları içerisinde ve toplumsal cinsiyet eşitliği çerçevesinde kadınlara fırsat vermektir. Ehil ve layık olanı sadece kadın olduğu için safdışı bırakmamaktır,” dedi.
“”Dinler kadına en üst düzeyde değer verir””
İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Mustafa Aydın dinin kadına verdiği değerin altını çizerek, “Bugün gerçekten sürekli gündeme getirilen ancak bir türlü istenildiği gibi uygulanamayan o gerçeklerin kitaplardan çıkarılarak acaba nasıl gerçek hayata uyarlanılabilirliğini tartışılacağı bir platform oluşacak. Bu coğrafyada yaşayanlar çoğu kez gelenek ve görenekleri, insanların şahsi düşünce ve egolarını birçok kez dine mal etmişlerdir. Dinin esasında olmamakla beraber o gelenek ve görenekleri, şahsi beklentilerini sanki dinin bir parçasıymış gibi ona ekleterek değişik platformlarda bunu topluma sunmuşlar. Bu yanlış algıları maalesef gerçek anlamda dinimizi incelemeyen ve öğrenemeyen sadece aktarımlarla öğrenen bir millet olarak da bu anlayışı dine mal etmişizdir,” şeklinde konuştu.
Dr. Mustafa Aydın, İslamiyet ve tüm semavi dinlerin kadına en üst düzeyde değer verdiğini ve kadınların hayatın her alanında var olması ve bu imkanın tanınması gerektiğinin altını çizerek şöyle konuştu:
“”Hiç kimse din adına kadınları ikinci sınıf vatandaş yapamaz. Hiç kimsenin sizleri dini kullanarak, Allah’ı ya da peygamberleri kullanarak ikinci sınıfa itmesine asla müsaade etmeyin. Onun için, öncelikle dinimizi öğrenmemiz gerektiğini, teknolojik gelişmemizi sağlamamız gerektiğini asla unutmayın.”
“Kadın meselesine daha çok erkeklerin kafa yorması gerekiyor”
Küçükçekmece Belediye Başkanı Temel Karadeniz yaptığı konuşmada toplumun bir bütün olduğuna dikkat çekerek, “Toplumun yarısının kadın olduğunu biliyoruz. Yarısının çürük, ezik olduğu bir elma tercih edilebilen bir elma olur mu? İşte aynı şekilde biz yarısının kadın olduğunu bildiğimiz bir dünyada kadını ezmeye çalışırsak, kadını yok etmeye çalışırsak, kadını kişiliğinin gelişimine izin vermezsek o çürük ezik elmada olduğu gibi tercih edilmeyecek bir dünyayı kurmaktan başka bir işe yaramaz. Maalesef tüm dünyada kadınlar bugüne kadar eşlerinin, ağabeylerinin ve babalarının izin verdiği ölçüde bir şeyler yapabildiler. Bu da aslında öncelikle bu meselede erkeklerin düşüncelerinde ciddi iyileştirmeler yapılması gerekliliğini ortaya koyuyor. Kürsülerde erkeklerin konuşması kolay. Acaba şahsi hayatlarında eşlerine, annelerine, ablalarına nasıl davranıyorlar? Onların kişisel gelişimine nasıl katkıda bulunuyorlar? Kadın meselesine daha çok erkeklerin kafa yorması gerekiyor. Çünkü biz maalesef özlediğimiz, beklediğimiz kadını toplum olarak oluşturamadık,” dedi.
“Kadınlar siyasetin içinde olmalıdır”
AK Parti Milletvekili Feyzullah Kıyıklık konuşmasında kadınların siyasette olması gerektiğini vurgulayarak, “Dünya ülkelerini gezinceye kadar ülkemizin çok ileride olduğunu düşünürdüm. Ancak yurtdışına gittikten sonra geride kaldığımızı görünce çok üzüldüm. Anladım ki biz çok az okuyor, çok az düşünüyoruz. Bundan 20 yıl önce İstanbul’da çok büyük sıkıntılar vardı. Ancak bilen insanlar geldi ve şu an İstanbul dünyanın en beğenilen şehirleri arasına girdi. Dünyada kadın ve erkek diye ayırmadan öte, önce insanız. Bu yüzden insan olarak siyasette yerimiz çok önemlidir. Siyaset, iyi idare etme sanatıdır. Eskiden siyasete yan bakılırdı. Toplumu şekillendiren yer orasıdır. Orada mutlaka insanlar olmalı ve insanın yarısı kadınlar da olmalıdır. Bu nedenle yarımızın farkında olmalıyız ve onu tamamlamalıyız,” şeklinde konuştu.
“Kadınlar için siyasetin her şeyden önce istikbal meselesi”
Aile ve Sosyal Politikalar Bakan Yardımcısı Çiğdem Erdoğan Atabek ise yaptığı konuşmada kadınlar için siyasetin her şeyden önce istikbal meselesi olduğunu belirterek, “”Kadınlar dün istiklal mücadelesinden kaçmadılar, bugün de istikbal mücadelesinden kaçmayacaktır,”” ifadelerini kullandı.
Kadın politikalarının bütün olarak ele alınması gerektiğini belirten Çiğdem Erdoğan Atabek, “Kadın, siyaset konusudur. Kadın politikaları üzerinden yönetimlerin karakteristik özelliklerini okumak mümkün olur. Kadın politikalarıyla toplumlar ve ülkeler değiştirilmektedir. Kadın ve siyaseti konuşuyor olsak da kadın politikaları bütünlük arzetmektedir. Konular arası koparılamaz bağlantılar vardır. Onun için kadın ve siyaset, kadın ve ekonomi, kadın ve şiddet gibi bütün konuları bütüncül bir perspektif ile ele alma mecburiyetimiz vardır,” dedi.
Kadınların siyasette temsil oranlarını aktararak konuşmasını sürdüren Atabek şunları söyledi:
“Dünya parlamentolarında 44 bin 987 milletvekili görev yapmaktadır. Bu milletvekillerinin yüzde 22,1’ini kadınlar oluşturmaktadır. Parlamentolararası Birliği şubat ayı verilerine göre İskandinav ülkelerinde kadın milletvekillerinin oranı, dünya ülkelerinin ortalamasının neredeyse iki katından fazla olup yüzde 41,5’tir. Amerika, Avrupa ve Asya ülkelerinin ortalamaları ise yüzde 23 civarındadır. Bölgesel olarak kadın temsilcilerinin en az olduğu bölge Arap ülkeleridir. Arap ülkelerinde kadınların temsil edilebilme oranı yüzde 16’dır. 2002 Gerel Seçimleri’nde kadınların temsil oranı  yüzde 4,4 iken, 2007’de yüzde 9,1’e yükselmiştir. 2011 yılında ise TBMM’de milletvekili sayısı 79’a yükselmiş, kadın vekil oranı yüzde 14,4’e yükselmiştir.”



Women and Politics in Globalizing World
Istanbul Aydin University organized an international congress titled “Women and Politics in Globalizing World.” Deputy Minister of Family and Social Politics Cigdem Erdogan Atabek mentioned that any administration’s women policies are reflections of their characteristics.
Istanbul Aydin University Center of Women Research organized the first “Women and Politics in Globalizing World International Congress”. Participants to the congress included IAU chairman of the Board of Trustees Dr. Mustafa Aydın, IAU Rector Prof. Dr. Yadigar Izmirli, AK Party Representative Feyzullah Kiyiklik, Kucukcekmece Mayor Temel Karadeniz, Deputy Minister of Family and Social Politics Cigdem Erdogan Atabek.
Istanbul Aydin University Rector Prof. Dr. Yadigar Izmirli made the opening speech and gave statistical information on womens’ participation in workforce in Turkey and the world.
“47.9% of women participate in workforce in worldwide. The rate goes up to 63.9% in European countries. In Turkey the rate is only 27.1%. If we look at it in a different way, in 2014, 37% of the government workforce consist of women. Women’s participation in jobs that require special skills are higher. 42% of architects, 39% of lawyers and 41% of lecturers are women. 55.3% of teachers, the profession women first started to participate, are women. But women’s participation in rather higher ranks of government bureaucracy in decision making mechanism is lower like in Western countries. Only 7 per mille of 181 universities rector’s are women. Two out of 81 head of City Education Department, and five out of 859 head of province education department consist of women. Currently there are three women district governor and one woman governor in Turkey.”
Mentioned that it was not appropriate to assign jobs to women just because they are women Prof. Dr. İzmirli said, “ Assigning woman to an administrative job or to an Office just for the sake of ‘having a woman in an office’ is wrong and hurts women. I think women should be given opportunities based on their merits and skills within the framework of social gender equality. Women should not be    even though they had the merits just because they are women.”
“Religions give women higher value”
Istanbul Aydin University chairman of the Board of Trustees Dr. Mustafa Aydin underlined the fact that religions give great importance to women, “Today we are going to create a platform where we will discuss the ways in which to take the facts from books and put them into real life. Residents of this geography attributed traditions, personal opinions and egos to religions. They mispresented their personal expectations and traditions which were not based in religion as if they were part of the religion to the society. Unfortunately for us we, who learned our religion without actually reading and researching, have attrituted such misperceptions to our religion.”
Dr. Mustafa Aydın emphasized that Islam and other monotheistic religions highly value women and underlined that women should take part in every field of life and should be given an opportunity to do so.
“No one can classify women for being second-class citizens. Do not allow anyone to treat you as a second-class citizen using religion, God and his Prophet. Therefore, do not forget the need to learn our religion and advance in technology.”
“Men should think over womens’ issue more”
Emphasizing the importance of society as a whole Kucukcekmece Mayor Temel Karadeniz said, “ We know that women makes half of the society. Can an half-rotten apple be preferred? If we knowingly repress women that make up half of the world, try to eliminate them and do not allow them to improve their personality, it is like the example of a half-rotten apple that we try to save the world that is not preferred. Unfortunately women were able to do things as their fathers and brothers allow them. This clearly shows that we need to change the mentality of men first. It is easy to talk at lecture halls. How do men treat their wives, mothers and sisters? How do they contribute to their personal improvements? Men should think over women’s issues more. Because we have not created the women we have expected as a society.”
“Women should be involved in politics”
Emphasizing the importance of women’s place in politics AK Party Representative Feyzullah Kıyıklık said, “ Until I started traveling to other countries I used to think that our country was well ahead of everyone. But after I have been to other countries I have realized that we are in fact well behind of everyone. I realized that we read less and think less. Istanbul ahead many problems twenty years ago. But knowledgeable people have arrived and Istanbul is now among the most popular cities in the world… Instead of categorizing people based on their gender, we are all human beings. As human beings our stance in politics is very important. Politics is an art of governing people. It used to be looked down. It is where the society is shaped. There always be people there and half them should be women. We need recognize our other half and complete it.”
“ For women politics is a matter of future”
Expressing that politics is a matter of future for women Deputy Minister of Family and Social Politics Cigdem Erdogan Atabek said, “Women have not run away from the independence war and will not run away today.”
Cigdem Erdogan Atabek mentioned that women policies should be handled as a whole, “ Woman is a topic of politics. We can have an idea of administrations characteristics based on their women policies. Societies and countries are being changed via women policies. There are connections between these topics. Therefore we need to handle topics such as women and economy, woman and politics, and women and violence as a whole.”
Atabek further added that the increasing number of women participating in politics, “ There are 44,987 representatives in world parliaments 22% of whom are women. According to Inter-Parliamentary Union’s February data, Scandinavian countries have the highest women representatives which is 41.5%, almost twice the world average. The average number for America, Europe Asia is 23%. Arab countries have the lowest number of women representatives which is 16%. In Turkey, during the general elections of 2002 women’s were represented by 4.4%, the participation of women increased to 9.1% in 2007. By 2011, it reached 14.4%.


https://mustafaaydin.com/wp-content/uploads/2023/10/dishasta.jpg

Toplantıda 2014 yılı ve 2015 yılının ilk üç aylık hasta şikayetlerinin konu başlıkları değerlendirilmesi yapıldı.Toplam hasta sayısının % 3 oranında hasta şikayeti alındığı görüldü ve şikayetler konu başlıklarına göre incelendi. Saptanan şikayetler komite üyeleri tarafından değerlendirilip iyileştirme planları yapıldı.
Bu iyileştirme planları ;
Sağlık Bakanlığı ve JCI kriterlerine göre işe yeni alınan personellerimize sağlık çalışanlarına verilen oryantasyon eğitimi planlanmasına, yıllın eğitim planı düzenlenmesine, hasta bilgilendirmelerinin anlaşılır dilde çok fazla tıbbi terim kullanılmadan yapılmasına, hastaların tedavi süreçleri hakkında net bilgiler verilmesine ve tedavileri ile ilgili tüm bilgilerin hekimler tarafından verilmesine karar verilmiştir.



Faculty of Dentistry Patient
Satisfaction: Solutions and Suggestions Meeting


4th Patient Rights Committee
Meeting, which was organized by the Faculty of Dentistry in accordance with the
Ministry of Health and JCI standards, was chaired by Dr. Mustafa Aydin.


During the meeting patient
complaints from the first quarter of 2014 and 2015 were evaluated. It was seen
that 3% of the patients had complaints. All the patients’ complaints were
catagorized by their nature. Complaints were evaluated by the commission and
plans were set forth to improve the patients care services.


Quality Improvement Plans listed
as; Orientation and training of newly hired employees in accordance with Ministry
of Health and JCI measures; setting up a yearly training plan; refraining from
using medical terms during patient visits; giving precise information during
patient treatment by doctors.
  


https://mustafaaydin.com/wp-content/uploads/2023/10/Cknv3mBWkAAHJjt.jpg


Küçükçekmece Belediyesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen panele Küçükçekmece Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Sibel Güllüçayır, Küçükçekmece İlçe Müftüsü Cemalettin Bal başta olmak üzere Küçükçekmece Kent Konseyi ve İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Mustafa Aydın ile çok sayıda Küçükçekmeceli vatandaş katıldı.

“ÇOCUĞA SUÇ DEĞİL, OYUN OYNAMAK YAKIŞIR”

İstiklal Marşı ve saygı duruşunun ardından söz alan Sibel Güllüçayır, “Çocukla suç yan yana olmamalı. Çocuğa suç yakışmıyor. Onlara mutlu olmak, oyun oynamak yakışıyor” diye konuştu. Cemalettin Bal ise Küçükçekmece Belediye Başkanı Temel Karadeniz’e ve Küçükçekmece Kent Konseyi’ne teşekkür ederek, “Bu ülkenin geleceği gençler. Gençlerin burada olması bir fırsattır” dedi.

“YAPILAN YANLIŞ HAYAT KARNESİNDEN SİLİNMİYOR”

Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Mustafa Aydın ise “Hangi yaşta her ne yaparsanız yapın bir hatalı davranış ilerleyen yaşlarda sizlerin karşısına çıkacaktır. Yapılan her yanlış hayat karnenizde duruyor, silinmiyor. Bunu unutmayın” diyerek gençleri dikkatli davranmaları konusunda uyardı.

Programda ayrıca, Psikolog Yrd. Doç. Dr. Güliz Kalburan, Ceza ve Ceza Muhakemesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Hakan Evik, Küçükçekmece Çocuk Şube Birim Amiri ve Komiser Yardımcısı Uğur Özçelik, Küçükçekmece Çocuk Şube Emniyet Amiri Özlem Temür birer konuşma yaparak, çocuk suçları konusunda katılımcıları bilgilendirdi.



Specialists discussed juvenile crimes
Kucukcekmece City Council ‘Juvenile Crime’ panel took place at Sefakoy Culture and Art Center.
Kucukcekmece Municipality hosted the panel participated by Kucukcekmece Vice Mayor Dr. Sibel Gullucayir, Kucukcekmece Mufti Cemalettin Bal and Kucukcekmece City Council and Istanbul Aydin University chairman of the Board of Trustees Dr. Mustafa Aydin and a few residents of Kucukcekmece.
“CHILDREN SHOULD BE PLAYING GAMES NOT COMMITTING CRIMES”
After a moment of silence and national anthem Sibel Gullucayir said “ Children are not capable of committing crimes. Children should be playing games and being happy.” Cemalettin Bal thanked Kucukcekmece mayor Temel Karadeniz and Kucukcekmece City Council and said, “ Young people are our country’s future. It is an opportunity to have them here.”
“WE CAN’T ERASE OUR MISTAKES”
Istanbul Aydin University chairman of the Board of Trustees Dr. Mustafa Aydin warned the young audience act cautiously and said “ No matter what you do in your life while you are young your mistakes will find you later in life. Mistakes can’t be erased from our lives.”

Participant included psychologist Associate Professor Guliz Kalburan, penal court lecturer Yrd. Doc. Dr. Ali Hakan Evik, Kucukcekmece Police Department Juvenile Division Deputy Commissioner Ugur Ozcelik and Commisioner Ozlem Temur.


https://mustafaaydin.com/wp-content/uploads/2023/10/suriyeli.jpg

Dr. Mustafa Aydın, günlük yaşamımızda sürekli karşılaştığımız yardıma muhtaç Suriyeli kadınlar ve çocuklardan bahsetti. Kendisinin de tanık olduğu birkaç olayı öğrencilerle paylaştı. İstanbul Aydın Üniversitesi olarak kadınlara sığınma evi ve çocuklara yardım projelerinden bahsetti.

Bu projeler gerçekleşme evresine kadar yardıma muhtaç Suriyeli vatandaşlarımız için “Ben Ne Yapabilirim?” projesi kapsamında öğrencilerden fikir ve öneri sunulması istenildi.


“What can I
do to help?
I
stanbul
Aydin University chairman of the Board of Trustees Dr. Mustafa Aydin met with
the Syrian students for the project called “What can I do to help?” in order to
help Syrians.
Dr. Mustafa
Aydin talked about the Syrian women and children whom we run into in our daily
life. He shared few incidents he experienced with the students. He mentioned
the projects Istanbul Aydin University is carrying out such as shelters for
both women and children. Students were asked to give their comments and
suggestions for the projects before the project was put into use.

https://mustafaaydin.com/wp-content/uploads/2023/10/Deik11.jpg

Geçen yıl eylül ayında Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nun (DEİK) Ekonomi Bakanlığı’na devredilmesinin ardından DEİK, dış ticarette özel sektörün tek temsilcisi konumuna geldi. Geçen süre içerisinde çok sayıda etkinliğe imza atan DEİK’te, yoğun şekilde çalışmalar sürdürülüyor. Yeni dönemde DEİK’in başkanlık koltuğuna oturan, aynı zamanda İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Başkanlığı görevini de yürüten Ömer Cihad Vardan, DÜNYA’ya açıklamalarda bulundu.
DEİK’te çok ciddi bir altyapının oluştuğunu anlatan Vardan, “Zaten mevcut eskiden gelmiş bir tecrübe vardı. Onu biraz daha güçlendirerek, çok etkin çalışmalar yapar halen geldik. Hızlı hareket ediyoruz. Kurucu kuruluşlarımızın temsilcileri ile beraber çalışmaları sürdürüyoruz. Bizim gidemediğimiz yerlere, toplantılara, onlar DEİK adına gidiyorlar. Tüm özel sektörün, dış ekonomik ilişkilerini yürüten bir kurum olarak elimizden geldiği kadar hem yurtdışına heyet götürmek, hem de yurtdışından gelen heyetleri ağırlamak, iş forumları düzenlemek, insanları bir araya getirerek iş imkânları oluşturmak gibi çalışmalara yardımcı oluyoruz” dedi.
Yeni dönemde geçen süre içerisinde farklı bir misyon üstlendiklerini ifade eden Vardan, bir değişim sağladıklarını belirtti. Vardan, sözlerine şöyle devam etti: “DEİK’in şu anki yapısına baktığımız zaman Rahmetli Turgut Özal’ın 1986’da kurdurduğu zamanki havaya dönmüş olduğunu görüyoruz. Yani tüm özel sektörün dış ekonomik ilişkilerini yürüten kurum haline geldi. Bu çerçevede, nasıl bunu gerçekleştirebilirsiniz? Tüm organizasyonuyla o altyapınız içinde bulunan kişi ve kurumların ihtiyaçlarını karşılayabilecek hale gelirseniz bunu yapabilirsiniz. Geçen süre içerisinde bunu yapabildiğimizi düşünüyoruz. Hem kadromuzu güçlendirdik, hem de hükümetin bu noktada ciddi destekleri oldu. Sonuçta, biz tüm bu organizasyonları birlikte yürüterek, özellikle Türkiye’nin dışarıdaki imajını tek sesli hale getirdik. Baktığınız zaman DEİK, yurtdışına gidecek veya yurtdışından gelecek tüm dış ilişkiler buradan geçtiği zaman burası bir referans noktası oldu. Tam yerine oturdu. Önümüzdeki günlerde iş konseylerinin yapılarını değiştirerek daha da hareketlendirerek, gerekirse sayılarını artırarak gidemediğimiz ve ulaşamadığımız yerlere de ulaşma imkanını halledeceğiz.”
Genel kurul yıl sonunda yapılacak
Görev sürelerinin 2015’in sonuna kadar olan genel kurula kadar süreceğini söyleyen Vardan, “Bu genel kurula kadar bütün altyapıyı tamamlamış, DEİK’i arzu edilen seviyede çalışan bir kurum haline getirmiş olacağız. Ondan sonraki seçimlerde de 4 yıllığına DEİK’in yönetimi seçilmiş olacak. Yeni seçilecek arkadaşlarımız da kaldığı noktadan devam edecekler” diye konuştu.



DEIK Restructuring Workshop

DEIK president of Economics of Education Business Council Dr. Mustafa Aydin participated at DEIK restructuring workshop. DEIK chairman Omer Cihad Vardan said that after the restructuring DEIK experienced an exciting atmosphere of the Turgut Ozal era.
After DEIK was transferred to the Department of Economics in September of last year it became the only representative of the private sector in export. DEIK organized numerous events and continuous with its hard work. Omer Cihad Vardan, chairman of both DEIK and Economic Development Foundation interviewed with daily newspaper DUNYA.
Mentioned the serious background of DEIK Vardan said, “We already had the experience of the past. We strengthen our background and became effective in doing active works. We move fast. We work together with the representatives of our founding corporations. They participate at the meetings on behalf of DEIK. We do our best for the private sector as a foundation, who deals with foreign economic relations, in terms of sending committee abroad and hosting committees from other countries, organizing business forums, bringing people together and creating business opportunities.”
Noted that DEIK undertook a different mission during the new phase, Vardan said that it created a change and continued, “DEIK has brought back the atmosphere once created in 1986 by Turgut Ozal meaning that it became a body to perform all activities of private sector’s foreign economic relations. How can you do such a thing within this framework? If you become  answer the needs of all the persons and corporations with its entire organization. We believe we have done that during this period. We strengthen our workforce and received enormous support from the current government. We have done all these organizations at the same time and change the image of Turkey abroad. DEIK became a referance point to direct all foreign relations in sending and hosting committees. During the coming days we will change the organization structure of  the business councils and bring excitement and increase the number of the councils and be able to reach the destinations once we weren’t able to.
General Assembly to take place at the end of the year
Mentioned that they’ll be in Office until the end of the year 2015, Vardan said “ Until the general assembly we will be able to complete the background and bring DEIK to function at desired level. After the elections DEIK’s board will be selected for a four-year term. Newly elected colleagues will continue with the mission where they take it from.


background

Twitter'da takip edin

Haberler, güncellemeler ve bilgilendirmeler için takip edin.

  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image

Instagram'da takip edin

TAKİP ET @profmustafaaydin