https://mustafaaydin.com/wp-content/uploads/2017/04/KKTC-BASBAKANI-HUSEYIN-OZGURGUN-13-10.03.2017.jpg

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Başbakanı Hüseyin Özgürgün, Kıbrıs Sorunu ve Kıbrıs Müzakereleri’nin geldiği son noktayı anlatmak üzere İstanbul Aydın Üniversitesinin (İAÜ) konuğu oldu.

Üniversite’nin konuğu olarak gelen KKTC Başbakanı Hüseyin Özgürgün Kıbrıs Sorunu’nu, sorunun tarihsel gelişimini ve bugün gelinen durum ve çözüm yolları hakkında öğrencilere konferans verdi. İAÜ Florya Halit Aydın Kampüsü’nde gerçekleşen konferansa İAÜ Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Mustafa Aydın, İAÜ Rektörü Prof. Dr. Yadigar İzmirli, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı.

Konferansın açılış konuşmasını yapan Mustafa Aydın, “Hepimiz Kıbrıs konusunda bir şeyler biliyoruz. Bilgilerimizin ne kadarının doğru, ne kadarının uydurma, ne kadarının kulaktan dolma bilgiler olduğunu sizlerin takdirine bırakıyorum. KKTC Başbakanımızdan öğrenmiş olacağımız Kıbrıs gerçeğini gelecek nesillere aktarmak için siz öğrencilerimizin birer bilgi elçisi olmasını temenni ediyoruz. Bugün bizimle olan ve bizlerle bu önemli bilgileri paylaşan Sayın Başbakan’ımıza da onur verdikleri için şükranlarımı sunuyorum” dedi.

Konferansın ardından basın mensuplarının sorularını cevaplayan Başbakan Özgürgün, Kıbrıs müzakerelerinin gelmiş olduğu son noktayı değerlendirerek, “Bugün tabii Kıbrıs konusunda gelinen son nokta pek iç açıcı değil. Bunun sebebi de Kıbrıs Rum Meclisi’nin bundan yaklaşık 20 gün önce aldığı, 1950’de yapılan Enosis plebisitini kutlama kararı. Enosis, Kıbrıs’a felaket getiren, binlerce kişinin ölmesine, kaybolmasına yol açan ve bugün gelinen aşamada Kıbrıs’ın kana bulanmasında esas nedeni teşkil eden kelimedir. Enosis, Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanmasıdır. Bunu kutlamak demek bu kadar ölümün, bu kadar felaketin ardından hiç ders almamış olmak demektir. Cenevre’de başlamış olan görüşmeler, halihazırda Yunanistan’ın, daha görüşmelerin ilk saatlerinde ara istemesi nedeniyle durmuş durumda. Bunun üstüne Rum Meclisi de böyle bir karar alınca biz de Türkiye ile birlikte masaya dönmeme kararı aldık. Bu kutlama kararından dönülmedikçe masaya dönmeyeceğiz. Böyle bir ortamda da görüşmek mümkün değil” şeklinde konuştu.

“Kıbrıs Türk halkının yıllarca vermiş olduğu çok ciddi varoluş mücadelesi var” diyerek sözlerini sürdüren Başbakan Özgürgün açıklamalarına şu şekilde devam etti;

“Biz adada bir anlaşmaya varmak istiyoruz. Bu anlaşma için hem Annan Planı’na evet demiş bir tarafız, hem de görüşmelerin yeniden başlaması ve devam etmesi için aslında olumlu adımlar atmış bir tarafız. Fakat gelin görün ki buna karşılık karşımıza çıkan bir Enosis kararı. Bu Enosis denilen illet, Kıbrıslı Rumlara 1930’ların başında yapışmış ve Rumların da çok ciddi ölümler yaşamasına sebep olmuş bir felaket. Bizde bu aşamada artık, ‘ya bu kararı geri alırsınız ya bu görüşmeler biter’ diyoruz.”

“Türk varlığı sonuna kadar devam edecek”

Mümkün oldukça gençlere Kıbrıs meselesine aktarmak istediğini de değinen Özgürgün son olarak, “Kıbrıs sadece bir ada değil, gerçekten çok stratejik öneme sahip bir yer. İngiltere’nin üsleri var, ABD dolayısıyla orada, Rusya çok ciddi bir şekilde ekonomik gücüyle orada, Avrupa Birliği, Almanya’sı Fransa’sı orada, Türkiye orada. İşin içinde Kıbrıslı Türkler, Rumlar var. Bunun sebebi de adanın gerçekten stratejik olarak arz ettiği sahipsiz konum. Yani sahibi yok. Gerçekten sahibinin kim olduğu belli değil, Rumlar mı Türkler mi Yunanistan mı Türkiye mi İngiltere mi… Ortada kalmış ve herkesin karıştırdığı bir yer. Bunu ortadan kaldırmamız için çalışmamız lazım ama bir gerçek var, orada Türk varlığı sonuna kadar devam edecek.”

__________________________________________________________________________________________________

Turkish Republic of Northern Cyprus President meets with IAU students

Istanbul Aydın University (IAU) hosted Turkish Republic of Northern Cyprus President Huseyin Ozgurgun to discuss the latest developments about Cyprus Issue and Cyprus Negotiations.

President Huseyin Ozgurgun has discussed the issue of Cyprus, its history and where we are today and solutions to the issue. IAU President Dr. Mustafa Aydın, Rector Prof. Dr. Yadigar Izmirli and many academicians and students have attended the conference.

Delivering the opening speech Dr. Mustafa Aydın said, “We all know something about Cyprus. I’ll leave it up to you to decide how much of what we know are facts, fabrication and secondhand information. We hope each one of you will be information ambassadors to pass the fact about Cyprus to the next generations. We thank the president for sharing such important information with us.”

Evaluating the latest developments of Cyprus negotiations, President Ozgurgun said, “ Where we  are with the Cyprus issue is hopeless. The reason for that is the decision made to commemorate the 1950 Enosis Day. Enosis is a word that brings catastrophe to Cyprus that caused thousands to die or vanish. Enosis is the unity of Cyprus with Greece. We won’t return to the discussions as long as they don’t overturn commemoration decision. It is not possible to negotiate in such circumstances.”

“ Turkish Cypriots have been struggling to exist for years. We want to finally have an agreement on the island. For this agreement we are the side who said yes to Annan Plan and took positive measures to continue with the agreement. But here we have Enosis decision. This is a disaster. At this point we say ‘either revoke that decision or else the negotiations end.”

“Turkish Existence Will Continue”

Noting that he would like to pass on the Cyprus issue to the young people Ozgurgun said, Cyprus is not only an island, it has very important strategic position. England has airbase there so does USA and Russia is there with its economic power and EU, Germany and France are there. The island does not have an owner. Is it Greeks, Turks, British? We need to clarify this but the reality is that Turks existence will continue there.”

10.03.2017

 

Avrasya Üniversiteler Birliği’nin (EURAS) Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ile gerçekleştirdiği, dünyanın en büyük üçüncü eğitim zirvesi olan Avrasya Yükseköğretim Zirvesi (EURIE) önceki gün başladı.

Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen zirveye ABD’den Mısır’a 53 ülkeden 2 binin üzerinde rektör, rektör yardımcısı, akademisyen katıldı. 200 standın yer aldığı fuar ile eş zamanlı seminerlerin gerçekleştirildiği zirve bugün sona eriyor. Zirve kapsamında uluslararasılaşma, işbirlikleri, eğitim politikaları masaya yatırıldı. 

Zirvenin açılış töreninde Milli Eğitim Bakanı Dr. İsmet Yılmaz, EURAS Genel Başkanı Dr. Mustafa Aydın, DEİK Başkanı Ömer Cihad Vardan, KKTC Milli Eğitim Bakanı Dr. Özdemir Berova, YÖK Başkan Vekili Prof. Dr. HASAN Mandal ve Katar Kültür Sanat ve Kültürel Miras Eski Bakanı Hamad Bin Abdulaziz Al-Kawari konuşma yaptı.

İşbirlikleri yapılacak

Zirvede konuşan Bakan İsmet Yılmaz, Türkiye’nin eğitime büyük önem verdiğini belirterek, “Bütçe içindeki en fazla kaynağı eğitime ayırdık. 2002’de Milli Eğitim’e ayrılan kaynak 11 milyar TL. Fakat o dönemki bütçe içindeki oranı yüzde 10’a tekabül ederken, şimdi 122 milyar lira eğitime kaynak ayırıyoruz. Merkezi hükümet bütçesinin yüzde 20’sine tekabül ediyor” dedi. 
OECD ülkelerinin milli gelirlerinin yüzde 5,2’sini eğitime pay olarak ayırdıklarını, Türkiye’de ise bu oranın yüzde 5,8 olduğuna dikkat çeken Yılmaz, “Daha iyi bir kaliteyi öğrencilerimize vermek için çalışıyoruz” diye konuştu.
Zirve kapsamında işbirlikleri de yapılacak. Bakan Yılmaz, zirveyle beraber öğrenci, akademisyen değişimi, ortak proje, bilgi ve tecrübenin paylaşımı gibi her alanda işbirliği yapılmasını arzuladıklarını söyledi. Yılmaz, bu yolda yapılacak her türlü projeye destek vereceklerini dile getirdi. 

Türkiye’nin yükseköğretim için cazibe merkezi olduğunu dünyaya duyurduklarına dikkat çeken Mustafa Aydın ise şunları söyledi: “Her üniversitenin kendi coğrafyası ve toplumuna göre bir stratejisi var. Üniversitelerin stratejilerinin diğer üniversitelerle de paylaşılması, iyi örneklerin diğer üniversiteler tarafından alınarak uygulanması, hangi alanlarda birlikte daha hızlı yürüyeceğimizi ortaya koymak için bu tür etkinlikler çok önemli” dedi.

________________________________________________________________________________________________

Educators from 53 countries met in Istanbul

EURIE Eurasian Higher Education Summit, the third largest education summit in the world, organized by EURAS Eurasia Universities Union and DEIK Foreign Economic Relations Board has began. 

The summit took place at Lutfi Kirdar International Congress and Exhibition Center with the participation of over 2000 rectors, vice rectors, academics from 53 countries from USA to Egypt. The summit that hosted 200 booths and simultanous panels and seminars ends today. Within the scope of the summit internationalization, cooperations and education policies were discussed.

Minister of National Education Dr. Ismet Yilmaz, EURAS president Dr. Mustafa Aydin, DEIK president Omer Cihad Vardan, KKTC National Education Minister Dr. Ozdemir Berova, YOK Deputy chairman Prof. Dr. Hasan Mandal and Qatar Minister of Culture, Arts and Heritage Hamad Bin Abdulaziz Al-Kawari have delivered the opening speeches during the opening ceremony. 

Speaking at the summit Minister Ismet Yilmaz said, “We have allocated the largest resource to education. 11 billion TL was allocated for education in 2002. This was about 10% of the budget at that time, today we allocated 122 billion TL for education which is 20% of the budget.”

Emphasizing that OECD countries allocate 5.2% of their national income for education and in Turkey the rate is 5.8%, Minister Yilmaz said, “We are working to deliver a better quality for our students.”

Collaborations will be made during the summit. Minister Yılmaz expressed that they are willing to make collaborations in student exchange, joint projects, information and experience sharing. Yilmaz also expressed that they will support any projects towards this goal. Pointing out that they made it heard in the world that Turkey is the attraction center in higher education, Dr. Aydin added, “Every university has their own strategy depending on their geography and society. Such activities like this one are important for Universities to share their strategies with other Universities, good examples to be implemented by other Universities and to reveal in which areas we will be collaborating faster.

22.03.2017

 

5’nci Türkiye-Mısır İş Konseyi ortak toplantısı Kahire’de gerçekleştirildi.

DEİK/Türkiye-Mısır İş Konseyi Başkanı Mesut Toprak’ın başkanlığındaki Türk iş dünyası heyeti uzun bir aranın ardından, 12 Mart’ta Mısır’ın başkenti Kahire’yi ziyaret etti. İş Konseyi ziyareti kapsamında heyet, T.C. Kahire Maslahatgüzarı Ali Rıza Güney’in ev sahipliğinde düzenlenen çalışma kahvaltısında Mısır’da yatırımı olan Türk firma temsilcileriyle bir araya geldi.Güney, heyet ile Mısır’daki mevcut ilişkiler ile ilgili değerli paylaşımlarda bulundu. Sonrasında düzenlenen 15’nci Türkiye-Mısır İş Konseyi Ortak Toplantısı ise, DEİK’in karşı kanat kuruluşu Mısırlı İşadamları Derneği’nde (EBA) gerçekleştirildi. Toplantıya, Kahire Maslahatgüzarı Ali Riza Güney, Kahire Ticaret Müşaviri Bora Esen, Konsey Eş Başkanı Adel Abdou El-lamei, EBA Başkanı Ali Helmy Eissa ile Mısır Sanayi Kalkınma Otoritesi (IDA) Başkan Yardımcısı Magdy Ghazi ve derneğin Yönetim Kurulu Üyeleri katıldı.

Toprak: “Ekonomik işbirliğinin güçlenmesi, iki ülke için de kazançtır”

Buluşmada açıklamalar yapan DEİK/Türkiye-Mısır İş Konseyi Başkanı Mesut Toprak, DEİK’in Afrika’da 39 İş Konseyi ile çalışmalarına hız kesmeden devam ettiğini belirtti. Türkiye’nin 10 yılı aşkın süredir yürüttüğü Afrika Açılımı politikasında Mısır ile ticari ve ekonomik işbirliğinin önemini vurgulayan Toprak, “Bulunduğumuz ortak coğrafyada, Türkiye ve Mısır’ın işbirliği, her iki ülke açısından da stratejik önem taşıyor” dedi.

Türkiye’nin Mısır’a ihracatı 2015’te yüzde 5 gerileme ile 3,1 milyar dolar, 2016’da ise yüzde 12,7 oranında düşüş ile 2,7 milyar dolar olarak gerçekleşmişti. Türkiye’nin Mısır’dan ithalatı ise 2016’da, bir önceki yıla oranla yüzde 19 artış ile 1,4 milyar dolara ulaşmıştı. Bu rakamları hatırlatan ve Afrika Kıtası’nda Türkiye’nin en fazla ihracat yaptığı ülkenin halen Mısır olduğuna değinen Toprak, sözlerini şöyle sürdürdü: “2000’li yılların başından bu yana, Türkiye-Mısır ekonomik ilişkileri, altın dönemini yaşıyor. Türkiye, Mısır’ın 4’üncü büyük ticaret ortağı konumunda. İki ülke arasındaki ticaret hacmi 5 milyar dolar seviyesinde. Türkiye ile Mısır arasındaki ticaret hacmi bir miktar azalmış olsa da, bölgede Türkiye’nin hali hazırda en fazla ihracat yaptığı ülke Mısır. Ekonomi Bakanlığı da 2016-2017 döneminde Mısır’ı öncelikli yatırım ülkelerinden biri olarak belirleyerek, bu tablonun güçlenerek gelişeceğini ortaya koydu”.

Türk doğrudan yatırımlarının 2 milyar dolardan fazla olduğu Mısır’da, 40’ı büyük ölçekli olmak üzere yaklaşık 200 Türk firmasının faaliyet gösterdiğini de sözlerine ekleyen Toprak, Türk fabrikalarında 75 bini aşkın Mısırlı çalışanın istihdam edildiğini belirtti. Tekstilin yanı sıra otomotiv, bankacılık, cam sanayi, soda külü, inşaat, enerji, işlenmiş yiyecek ve ev aletleri gibi diğer sektörlerde de Türk yatırımların bulunduğunu söyleyen Toprak, “Türk müteahhitlik firmaları Mısır’da bugüne kadar 1 milyar dolar değerinde 26 projeye imza attı” dedi.

Mısır’da farklı sektörlerde faaliyet gösteren pek çok sanayi kuruluşunun Türk şirketlerinin bilgi birikimine ihtiyacı bulunduğunu hatırlatan Toprak, “Bizler küresel Türk yatırımcıları olarak tecrübelerimizi bu coğrafyadaki şirketler ile paylaşmaya hazırız ve bundan mutluluk duyarız” dedi.

İki ülke arasındaki başarılı ticari ilişkilerin ivmesini artırarak özellikle sağlık, turizm, ulaştırma, enerji, tekstil, hazır giyim, tarım, hayvancılık, otomotiv ve inşaat malzemeleri gibi Mısır için öncelikli sektörlere de yansıtılabileceğinin altını çizen İş Konseyi Başkanı Toprak, Mısır’ın nüfusunun yüzde 70’inin 30 yaş altında olduğunu ve bu anlamda eğitimin önemli olduğunu vurguladı.

Aydın: “Mısır-Türk Üniversitesi kurulacak”

DEİK/Eğitim Ekonomisi İş Konseyi Başkanı ve DEİK/Türkiye-Mısır İş Konseyi Başkan Yardımcısı Mustafa Aydın ise, “Mısır bulunduğumuz coğrafyada kültürel gücüyle önemli bir ortağımızdır. Bundan dolayı, Mısır ile ekonomik ve kültürel parametreleri güçlü tutarak daha sağlam bir ortaklığımız olacaktır” dedi.

DEİK/Eğitim Ekonomisi İş Konseyi tarafından geliştirilen ‘Eğitim Diplomasisi’ kavramı çerçevesinde atılabilecek önemli adımlar bulunduğunu belirten Aydın, eğitim alanında yapılacak işbirliğinin ikili siyasi, kültürel ve ekonomik ilişiklerin önünü açacağını dile getirdi. Eğitilmiş insan gücünün önemine vurgu yapan Aydın, bugün Mısır ve Türk üniversiteleri arasında birçok anlaşma olduğunu ancak bunların yetersiz kaldığını belirtti.

Dünyanın en iyi 500 üniversitesi arasında Türk üniversitelerinin de yer aldığını vurgulayan Mustafa Aydın,Türkiye’de 300 Mısırlı öğrencinin eğitim gördüğünü ve 90 milyonluk Mısır nüfusunun 50 milyonunu genç nüfusun oluşturduğunu ifade etti. Başkan Aydın, iki ülke ilişkileri ile Mısır ekonomisine önemli katkılar sağlayacak üniversite öncesi eğitimi de kapsayan bir eğitim kurumunun açılması için Türk ve Mısırlı iş dünyasına öneride bulundu.

EBA Başkanı El-lamei: “Türkiye ile ortak projeler yapmalıyız”

Toplantının açış konuşmasını gerçekleştiren EBA Başkanı ve Konsey Eş Başkanı Adel Abdou El-lamei ise, Türkiye-Mısır İş Konseyi’nin uzun bir aradan sonra tekrar bir araya gelmesinden mutluluk duyduklarını ve Konsey olarak ortak faaliyetler geliştirmek istediklerini dile getirdi. Başkan El-lamei, Mısır’ın yeni ’Kalkınma Planı’ dahilinde East Port Said Limanı ve Süveyş Kanalı Lojistik Bölgesi projesi ile yeni sanayi projelerinde Türk yatırımcıların desteğini beklediklerini söyledi. El-lamei ayrıca, iki ülke arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin pekiştirilmesi ve arzu edilen canlılığa tekrar kavuşması için ortak yatırım projelerinin önemine dikkat çekti.

Mısır Sanayi Kalkınma Otoritesi (IDA) Başkan Yardımcısı Magdy Ghazi Mısır’daki mevcut Türk yatırımlarına değinerek, güncel yatırım fırsatları ile ilgili detaylı bilgilendirmelerde bulundu ve Türk yatırımcılarını Mısır’a yeni yatırım yapmaya davet etti.

Türkiye ile Mısır Arasında Ticari İlişkilerin Artırılmasına Yönelik Fırsatlar Ele Alındı

5’nci Türkiye-Mısır İş Konseyi Ortak Toplantısı’nda ayrıca, iki ülke arasında yatırımların artması ve daha çok istihdam sağlanması için elverişli yatırım ortamının oluşturulması gerektiğinin altı çizilirken, son dönemde diğer ülkelerle beraber Türkiye’nin de maruz kaldığı bazı korumacı politikaların Mısır tarafından esnetilmesi gerektiği vurgulandı. Toplantıda özellikle 2016 yılı Mart ayında yürürlüğe giren Üretici Kayıt Sistemi, gümrüklerde yaşanan uygulama farklılıkları, döviz limitleri, taşımacılıktaki sistemsel engeller (yenilenmeyen Ro-Ro ve kara yolları anlaşmaları), bürokratik işlemler ile vize başvuru sürelerinin uzunluğu gibi iki ülke arasındaki ticareti olumsuz etkileyen sıkıntılar, DEİK heyeti tarafından hatırlatıldı. Söz konusu sorunların çözülmesi için gerekli çalışmalara başlandığını belirten Mısır tarafı ise, ortak sıkıntılar olduğunu ve en kısa sürede ortadan kaldırılmasının yalnızca Türk yatırımcılar için değil Mısır’ın refahı ve ticaret hacmi için de önemli olduğunu ifade etti. Ayrıca, mevcut sanayi bölgelerinde Türk yatırımcı firma sayısının 120’ye ulaştığını ve çok başarılı sonuçlar aldıklarını dile getiren Mısır tarafı, bu sayının artması için gerekli düzenlemelerin yapılması konusunda ilgili makamlarla görüşüleceğini belirtti.

Karşılıklı heyet ziyaretlerinin frekansı sıklaştırılacak

Türk ve Mısırlı yatırımcıların üzerine önemli görevler düştüğünün vurgulandığı toplantıda, resmi temasların tekrar başladığı bu süreçte karşılıklı ticari heyet ziyaretlerinin sıklaştırılmasının ticari ilişkilerin ivme kazanmasında büyük rol oynayacağı belirtildi. Bu çerçevede, Türkiye-Mısır İş Konseyi Eş Başkanı Lamei Türkiye’yi ziyaret etmeye davet edildi. İş Konseyi’nin bir sonraki toplantısının Haziran ayında Türkiye’de yapılması planlanıyor.

Resmi Makamlardan Türkiye Desteği

Heyet ziyareti kapsamında ayrıca, Mısır Yatırım ve Uluslararası İşbirliği Bakan Vekili Dr. Mona Ahmed ile makamında bir görüşme gerçekleştirildi. Söz konusu görüşmede, Türkiye-Mısır İş Konseyi Ortak Toplantısı hakkında bilgiler paylaşılırken Bakanlığın ikili ticarette ve yatırım alanında yaşanan sorunlar ile iki ülke iş dünyasını bir araya getirecek Konsey faaliyetlerine destek vermesi talep edildi. Bakan Vekili, bu zorlu dönemin atlatılacağını, altyapı, sanayi ve ihracata yönelik yatırımları artıracak hamleler yapılacağını ve bu projelerde Türk girişimcilerinin yer almalarını önemsediklerini dile getirdi.

__________________________________________________________________________________________________

DEIK Visits Egypt

5th Turkey-Egypt Business Council Joint Meeting was held in Cairo, Egypt. After for a long break, Turkish Business Council under the presidency of DEIK Turkey-Egypt Business Council Mesut Toprak, have visited capital of Egypt, Cairo on March 12.  The charge d’affaires of Turkey in Cairo, Ali Rıza Güney have gathered with Turkish firm representatives at a breakfast. During the breakfast Mr. Güney has evaluated present relations with Egypt.   15th Turkey-Egypt Business Council joint meeting was held in EBA which is developed by Egyptian business man.  The charge d’affaires of Turkey in Cairo, Ali Rıza Güney, Commercial Counsellor In Cairo Bora Esen, Co-president of the Council Adel Abdou El-lamei, President of EBA Ali Helmy Eissa, Vice-President of IDA Magdy Ghazi and members of the board of directors have attended to the meeting.

Toprak: “ Strength in economic cooperation benefits both countries” 

Speaking at the meeting, DEIK Turkey-Egypt Business Council Mesut Toprak expressed that with 39 Business Council in Africa we have been working without a pause.   Emphasizing the importance of economic and financial cooperation with Egypt African Expansion policies which has been continuing for 10 years, Toprak added, “Geography that we are in, cooperation between Turkey and Egypt is strategically important for both countries.”

Turkey’s export to Egypt fell 5% to $3.1 billion in 2015 and fell 12.7% to $2.7 billion in 2016. Imports from Egypt increased 19% to $1.4 billion in 2016. Reminding these figures and pointing out the fact that Egypt is still the biggest export partner in Africa, Toprak added, “Since 2000 relationship between Turkey and Egypt has been experiencing a golden age. Egypt is the fourth biggest trade partner of Turkey. Trading volume between two countries is approximately $5 billion. Turkish Republic Ministry of Economy also determined Egypt as the primary investment countries for 2016-17.”

“Direct Turkish investments in Egypt is more than $2 billion and there are nearly 200 Turkish firm operating in Egypt including 40 large scale businesses. There are more than 75,000 Egyptians working for Turkish companies. Turkey is not only active in field of textiles but also in automotive, banking, glass industry, soda ash, construction, energy, food product, household appliances etc. Turkish contractor firms have signed 26 projects valued at $1 billion,” said Toprak.

Reminding the need for experience and knowledge of the Turkish firms in Egypt, Toprak said, “We, as Turkish investors, are ready to share our experience with the companies in this region.” Underscoring that business connection between two countries should improve in other fields like health, tourism, transportation, energy, textile, agriculture, construction etc. Toprak has also emphasized the importance of young population of Egypt.

Aydın: “Egyptian-Turkish Unıversity will be established”

President of DEIK/EEIK and Vice President of DEIK / Turkey-Egypt Business Council Dr. Mustafa Aydın said  “Egypt is an important partner with its cultural power  in our geography that’s why we will support a solid partnership via economic and cultural parameters.”                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                           Expressing the importance of education diplomacy which is created by DEIK/EEIK, Aydın said cooperation on education will pave the way for political, cultural and economic bilateral cooperation. There are also Turkish universities in top 500 universities.  300 Egyptian students currently study in Turkey. The population of Egypt is 90 million and more than a half is (50 million) young population. Dr. Aydın also has offered to education institution which cover pre-university education will also contribute to economy of Egypt and relationship between Turkey and Egypt.

EBA President El-Lamei: “We must carry out joint projects with Turkey”

Delivering the opening speech, EBA President and Council Co-chairman Adel Abdou El-Lamei expressed their pleasure to gather with Turkish-Egypt Business council and expressed their wish to carry out joint activities as the Council.

Chairman El-Lamei expressed their expectation of Turkish investors support at East Port Said Port and Suez Canal Logistics region projects included in Egypt’s new “Development Plan.” El-Lamei drew attention to the importance of joint projects between two countries.

Vice chairman of Egypt Industrial Development Authority Magdy Ghazi has given detailed information about current investments in Egypt and invited Turkish investors to Egypt for new investments.

Opportunities to increase business relations between Turkey and Egypt

The necessity of providing favorable investment conditions to increase employment in Egypt was among the topics discussed at 15th Turkey-Egypt Business Council joint meeting. During the meeting, Producer Records System enacted in March 2016, application differences at customs, currency limits, systemic obstacles in transportation, bureaucracy and visa applications were discussed.

Emphasized during the meeting was the duties and responsibilities of Turkish and Egyptian investors. It was also pointed out that mutual visits would help accelerate business relations between both countries. Lamei, Turkey-Egypt Business Council co-chairman was invited to Turkey. The next meeting is scheduled to take place in June, in Turkey.

Londra’da yapılan Dünya Franchise Konseyi (WFC) toplantısında Türkiye’nin WFC Dönem Başkanı olduğunu belirten Franchising Derneği (UFRAD) Başkanı Dr. Mustafa Aydın, “Bütün çabalara rağmen Türkiye’nin güçlü bir ekonomiye sahip olduğu gerçeğini değiştiremiyorlar” dedi.

İngiltere’nin başkenti Londra’da 14 Mart 2017 tarihinde başlayan Dünya Franchise Konseyi (WFC) toplantısında Türkiye’yi temsilen katılan Franchising Derneği (UFRAD) Başkanı Dr. Mustafa Aydın, Türkiye adına WFC Dönem Başkanlığını resmen devraldı.

“HER TÜRLÜ OLUMSUZ KAMPANYAYA RAĞMEN…”

Dünya Franchise Konseyi (WFC) Dönem Başkanlığı’nın yanı sıra 2016 Kasım ayında Endonezya’nın başkenti Cakarta’da gerçekleştirilen Asya Pasifik Franchise Konfederasyonu (APFC) toplantısında da Türkiye’nin Dönem Başkanlığını aldığını hatırlatan Dr. Mustafa Aydın, “Önümüzdeki Ekim ayında İstanbul’da, UFRAD ev sahipliğinde Dünya Franchise Konseyi, Avrupa Franchise Federasyonu ve Asya Pasifik Franchise Konseyinin toplantıları olacak. Bu, toplam 60 kadar ülkenin katılımıyla gerçekleşecek dev bir küresel ekonomi zirvesi demek. Bu gelişmeler Türkiye’nin ekonomik gücünü göstermesi açısından son derece önemli. Yakın ve uzak bölgesinde merkezi bir güç olan Türkiye’nin, dünyanın büyük markaları tarafından, dünyanın en güçlü pazarlarından biri olarak görülmesi, her türlü olumsuz kampanyaya rağmen engellenemiyor” diye konuştu.

“AVRUPA’YA EN İYİ CEVAP!”

Türkiye’nin WFC Dönem Başkanlığını resmen devralmasının son zamanlarda Avrupa’da Türkiye’ye karşı estirilmek istenen olumsuz havaya karşı da en büyük cevap olduğunu söyleyen Dr. Mustafa Aydın, “Avrupa Birliği ülkelerinde son dönemlerde Türkiye karşıtı bir hava var. Bu çevreler, Türkiye’nin gelişmesini, en büyük ekonomik hedefi olan ‘dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında yer alma’ amacını gerçekleştirmesini istemiyorlar. Bu derece büyük bir zirve, bu niyete sahip olanlara en büyük cevap oldu. Ayrıca zirve boyunca yaptığımız temaslarda, ekonomi çevrelerinin estirilmek istenen bu havayı hiçbir şekilde umursamadığını, Türkiye’ye gelmek ve Türkiye ile olan iş ilişkilerini geliştirmek için adeta can attıklarını gördük. Görülüyor ki, Türkiye hakkında planlanan negatif algı operasyonları hiçbir zaman başarıya ulaşamayacak. Türkiye, dünyanın en önemli ekonomik merkezlerinde güçlü ekonomisiyle her zaman yükselen bir değer olmaya devam edecek” ifadelerini kullandı.

EKONOMİNİN KALBİ İSTANBUL’DA ATACAK!

UFRAD heyeti, 22-24 Kasım 2016 tarihleri arasında Endonezya’nın başkenti Cakarta’da düzenlenen ve açılışını Endonezya Devlet Başkanı Joko Widodo’nun yaptığı Asya Pasifik Franchise Konfederasyonu toplantısında Türkiye’yi başarıyla temsil etmişti. Daha önce Avrupa Franchise Federasyonu’nun 2017 yılı toplantısını İstanbul’a taşıyan UFRAD, bu zirvede de Dünya Franchise Konseyi (WFC) ve Asya Pasifik Franchise Konfederasyonu (APFC) Dönem Başkanlıklarını oy birliği ile almış, bu iki organizasyonun 2017’deki zirvelerinin de Ekim ayında İstanbul’da yapılmasını karara bağlatmıştı. Dolayısıyla franchise sektörü ve küresel ekonominin kalbi, Ekim 2017’de İstanbul’da yapılacak olan üçlü franchise zirvesinde atacak.

________________________________________________________________________________________________

DR. MUSTAFA AYDIN, UFRAD PRESIDENT “THEY CANNOT CHANGE THE FACT THAT TURKEY IS A STRONG COUNTRY!”

Mentioning that Turkey now holds the term presidency of WFC during the WFC (World Franchise Council) meeting in London, Dr. Mustafa Aydın, UFRAD President, said, “Despite all their efforts they can’t change the fact that Turkey has a strong economy.”

UFRAD President Dr. Mustafa Aydın who represents Turkey during the WFC meeting in London, officially holds WFC term presidency on behalf of Turkey.

“DESPITE ALL NEGATIVE CAMPAIGN…”

Reminding about Turkey’s World Franchise Council (WFC) term presidency as well as Asia Pacific Franchise Confederation (APFC), Dr. Mustafa Aydın said “Next October UFRAD will host World Franchise Federation, Europe Franchise Federation and Asia Pasific Franchise Council meetings in Istanbul. This means a global economics summit that will be attended by 60 countries. These developments help realize Turkey’s economic power. Turkey’s image as one of the strongest markets in the world recognized by all the world brands cannot be prevented by all negative campaigns.” 

“THE BEST ANSWER TO EUROPE”

Expressing that Turkey’s stance taking over the term presidency of WFC was a great answer for the negative atmosphere being created against Turkey in Europe, Dr. Mustafa Aydın added, “There is a negative atmosphere in Europe against Turkey. They don’t want Turkey to develop and be among the largest 10 economies in the world, its biggest economic target. A summit of this size is the best answer to those who have this intention. During the meetings  we realized that some of the people do not care about this negativity being created and wants to come to Turkey and develop business relations. It is clear that such negative atmosphere against Turkey will not succeed. Turkey will continue to be a rising star with its strong economy.    

THE HEART OF THE ECONOMY WILL BEAT IN ISTANBUL!

UFRAD delegation has successfully represented Turkey during the Asia Pacific Franchise Confederation meeting on November 22-24, 2016 in Jakarta, Indonesia with the participation of Joko Widodo, president of Indonesia. Taking European Franchise Federation 2017 meeting to Turkey previously, UFRAD has received the term presidencies of both World Franchise Council and Asia Pacific Franchise Confederation and will host 2017 summits of both organizations in Istanbul in October. Therefore the heart of the economy will beat in Istanbul in October 2017.

14.03.2017

Tokat Konfederasyonu’nun Küçükçekmece Belediyesi Yahya Kemal Beyatlı Gösteri Merkezi’nde düzenlediği programda binlerce Tokatlı vatandaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya geldi.

Kuran-ı Kerim tilavetiyle başlayan programa, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul ve Tokat Milletvekilleri, Küçükçekmece Belediye Başkanı Temel Karadeniz, Tokkon Konfederasyonu Başkanı Mehmet Salih Ün, İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr.Mustafa Aydın ile birlikte binlerce vatandaş katıldı. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tokatlılar Gecesi”nde yaptığı konuşmada, 2 yıl aradan sonra Tokatlılarla bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.


Tokat Confederation Night Was Held in Küçükçekmece

Thousands of people from Tokat have gathered together with president of Turkey Recep Tayyip Erdoğan at Tokat Confederation night that was held in municipality of Küçükçekmece, Yahya Kemal Beyatlı Show Center

President of Turkey Recep Tayyip Erdoğan, Mayor of İstanbul Metropolitan Municipality Kadir Topbaş, Governor of İstanbul Vasip Şahin, parliamentarians from Istanbul and Tokat, Mayor of Küçükçekmece Temel Karadeniz, President of Tokkon Confederation Mehmet Salih Ün, President of IAU Dr. Mustafa Aydın and thousands of people have attended to the Conference.

During the conference President of Turkey, Mr. Erdogan has expressed his gratitude to gather with people from Tokat after 2 years.

04.03.2017

T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Onursal Himayelerinde, Uluslararası Buluşçular Birliği Federasyonu (IFIA) himayeleri altında ve Türk Patent ve Marka Kurumu ev sahipliğinde,  patentlerin, buluşların, yeni ürünlerin ve teknolojik fikirlerin ticarileştirilmesine yönelik katkı sağlamayı amaçlayan İstanbul Uluslararası Buluş Fuarı (ISIF)’in ikincisi 02-04 Mart 2017 tarihleri arasında İstanbul WOW Convention Center’da gerçekleştirildi.

Türkiye’den birçok buluşçunun buluşlarını sergilediği fuara da ev sahipliği yapan etkinliğin Asya ve Avrupayı birbirine bağlayan ve dünyanın ticaret merkezi olarak kabul edilen İstanbul’da olması hem buluşçular hem de yatırımcılar için dünyanın en önemli buluş fuarlarından biri olması özelliğini de beraberinde getirmiş oldu.

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü’nün katılımı ile gerçekleşen İstanbul Uluslararası Buluş Fuarı (ISIF) kapanış töreninde birçok mucit ödül sahibi oldu.


Istanbul International Invention Expo was held

In order to contribute commercializing technological ideas, inventions and new production, 2nd ISIF was held in İstanbul WOW Convention Center between 02-04 March 2017 under the auspices  of the Ministry of Science, Industry and Technology and IFIA (International Inventors Federation) and hosted by Turkish Patent and Trademark Institution.

International Invention Expo which was held in İstanbul, city that unites Asia and Europe and known as a world commerce center, have brought together inventors and entrepreneurs and is considered to be one of the most important invention exhibitions in the world.

Attended by the Minister of Science, Industry and Technology Faruk Özlü, many inventors have received awards at Istanbul International Inventors Expo.

04.03.2017

Azerbaycan milletvekilleri Sn. Elshen Musayev ve Sn. Eldeniz Salimov, Hocalı Katliamı’nın yıldönümü kapsamında İstanbul Aydın Üniversitesi’ni ziyaret etti.

Hocalı’ya Adalet Haftası kapsamında Türkiye’de bulunan milletvekilleri, İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Sn. Dr. Mustafa Aydın ve Rektör Sn. Prof. Dr. Yadigâr İzmirli ile bir araya geldi.

Sn. Musayev ve Sn. Salimov, üniversitenin bu gibi olaylara karşı gösterdiği hassasiyet nedeniyle, dost ve kardeş Azerbaycan halkı adına teşekkürlerini ilettiler. Milletvekilleri daha sonra üniversite kampüsünü gezerek İstanbul Aydın Üniversitesi ile daha yakından tanıştılar.


A Visit from Azerbaijan on the 25th Anniversary of Khojaly Massacre

Azerbaijani parliamentarians Mr. Elshen Musayev and Mr. Eldeniz Salimov visited Istanbul Aydin University to commemorate 25th anniversary of Khojaly Massacre

Azerbaijani parliamentarians visiting Turkey within the scope of the “Justice for Khojaly Week” gathered with the president of IAU Dr. Mustafa Aydın and Rector Yadigar İzmirli, Ph.D.

Mr. Musayev and Mr. Salimov have expressed their gratitude on behalf of sister country Azerbaijan to the University for showing their sensitivity towards such incidents.  After the ceremony they have visited IAU Campus to get more information.

22.02.2017

İstanbul Aydın Üniversitesi Aydın Düşünce Platformu ile Kültür Konseyi’nin düzenlediği “Hoca Ahmet Yesevi’den Fuat Köprülü’ye Türk Düşüncesi Tarihi” Sempozyumu İstanbul Aydın Üniversitesinde gerçekleştirildi.

UNESCO’nun 2016 yılını Hoca Ahmet Yesevi’nin bininci, Ord. Prof. Dr. Fuat Köprülü’nün ise 100’üncü doğum yılı olarak belirlemesi sebebiyle İstanbul Aydın Üniversitesi ve Aydın Düşünce Platformu ile Kültür Konseyi tarafından ortaklaşa düzenlenen sempozyum Kültür ve Turizm Bakanı Prof. Dr. Nabi Avcı, İstanbul Aydın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yadigâr İzmirli, Kültür Konsey Başkanı Dr. Metin Eriş, Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Mustafa Aydın’ın açılış konuşmaları ile başladı. Aynı zamanda Aydın Üniversitesi Akademik Kütüphanesi olan Bilgi Merkezi’nin açılışını da gerçekleştirilen Bakan Avcı, merkezin klasik anlamdakütüphane anlayışı ile hizmet vermeyeceğini belirterek yeni gelişmelere açık olacağını söyledi. Bakan Avcı, “Bu kurumu engelli vatandaşlarımızın erişimi de uygun tasarladıkları için teşekkür ederim. Aydın Üniversitesi’nin bundan sonraki yılarda da pek çok esere imza atacağından ötürü tekrar çok teşekkür ediyorum” diye konuştu. İstanbul Aydın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yadigâr İzmirli ise kütüphanenin çok kapsamlı olarak 24 saat kesintisiz olarak hizmet vereceğini aktardı.

Sempozyumda konuşan Bakan Avcı Hoca Ahmet Yesevi’nin Türk maneviyat ve düşünce tarihinin en önemli isimlerinden biri olduğunu belirterek, “Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Teşkilatı UNESCO 2016 yılını vefat yıldönümü münasebetiyle Hoca Ahmet Yesevi ve Fuat Köprülü yılı olarak belirledi. Bu vesile ile düşünce tarihimizin maneviyat tarihimizin bu iki güzide şahsiyetini rahmetle minnetle yad ediyorum. UNESCO Türkiye Milli Komisyonu tarafından sunulan ve komisyonda kabul edilen Hoca Ahmet Yesevi ve Fuat Köprülü birçok ülkede farklı etkinlik ve programlarla anıldı. Anmaya anlamaya devam ediyoruz. 2017 yılında da bugün burada olduğu gibi anmaya anlamaya devam ediyoruz. Hoca Ahmet Yesevi Hazretleri Türk maneviyat ve düşünce tarihinin en önemli isimlerinden biridir. Fikirleri ile Türk milletinin manevi hayatında çok derin izler bırakmıştır” ifadelerini kullandı.

Bakan Avcı’dan kitap önerisi

Bakan Nabi Avcı sempozyuma katılan gençlere bir de kitap önerisinde bulundu. Bakan Avcı, “ Eski bir üniversite hocası olarak bu kadar genç arkadaşımız bir aradayken bir iki cümle söylemek istiyorum. Bu coğrafyadan vatana geçiş evet kolay olmadı. Remzi Oğuz Arık’ın Coğrafyadan Vatana isimli bir kitabı var özellikle gençlerimizin bakmalarında fayda var. Bu ülkenin yaşını toprağını arkeolojisini jeolojisini havasını suyunu insanını âdetini geleneğini bilmek gerekiyor. Çünkü bizim başka vatanımız yok. Burası bizim ebedi vatanımız ”dedi.

“Toplantı geleceğe ışık tutacak”

Kültür Konsey Başkanı Dr. Metin Eriş eğitim sisteminde Ahmet Yesevi’ye yer verilmesi gerektiğine dikkat çekerek, “İlim çizgisinde bilim çizgisinde bir medeniyetin bir kültürün temsilcilerini tanıtmak çok kolay olmasa gerek. Hoca Ahmet Yesevi’yi son 5-10 yıldır Türk kamuoyunda yakından tanıyor. Bizim eğitim sistemimizde Hoca Ahmet Yesevi’yi işaret eden herhangi bir bulgu yoktur. Olacağından eminim. Bu geleceğe ışık tutmak üzere tertip edilmiş bir toplantıdır. Çocuklar gençlerimiz gelecek sizindir. Türkiye’mizin bilim adamları fikir adamları sizin ellerinizde daha çok yücelecektir” diye aktardı.

“Kimlikli bir millet olmak zorundayız”

İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Mustafa Aydın ise “1071 Alparslan’dan 2017 Recep Tayyip Erdoğan’a kadar aradaki bütün değerler Mustafa Kemaller, İsmet İnönüler, Fatihler, Yavuzlar hepsi bizim değerimiz. Hepsi bu coğrafyayı bizleri vatan yapmak için her türlü imkanlarını seferber etmişlerdir. Biz kimlikli bir millet olmak zorundayız .Biz coğrafyamıza ve coğrafyamızın değerlerine bu coğrafyayı bize vatan kılanlara sahip çıkmak zorundayız. İşte Ahmet Yesevi Orta Asya’dan çıkan o damar hoşgörüsü ile insanlık sevgisi ile Balkanlara kadar uzanan sevginin hoşgörüsünün hakim olduğu bir felsefeyi hayata geçirdi” diye konuştu.

23-24 Şubat 2017 tarihleri arasında İstanbul Aydın Üniversitesinde gerçekleştirilecek olan sempozyumda ünlü düşünür ve mutasavvıf Hoca Ahmet Yesevi, Türk tarihi ve edebiyatının yeri doldurulmaz ismi Fuat Köprülü ve Türk düşünce tarihinde yer almış şahsiyetler ve konular tartışılacak.


“History of Turkish Thought: From Hodja Ahmet Yesevi to Fuat Koprulu” Symposium

“History of Turkish Thought: From Hodja Ahmet Yesevi to Fuat Koprulu” Symposium organized by Istanbul Aydın University Aydin Thinking Platform, a think tank, and Culture Council was held Istanbul Aydın University.

The symposium organized in collaboration with Istanbul Aydın University, Aydın Thinking Platform and Culture Council as UNESCO announced 2016 as 1,000th birthday of Hodja Ahmet Yesevi and 100th birthday of distinguished professor Fuat Koprulu, Ph.D.. The opening speeches were delivered by Naci Avcı, Ph.D., Minister of Tourism and Culture, Yadigar Izmirli Ph.D. Istanbul Aydın University rector, president of Culture Council Dr. Metin Eris, and Istanbul Aydın University president Dr. Mustafa Aydın. Opening Istanbul Aydın University’s Academic Library Information Center, Minister Avcı said the library will not only serve as a library and will be open to new developments. Avcı added, “I also thank those for designing the University for the access of our disabled citizens. I thank Istanbul Aydın University again for future services to the community. IAU Rector Yadigar Izmirli, Ph.D. said that the library will be open 24 hours for our students.

Speaking at the symposium, Minister Avcı highlighted the importance of Hodja Ahmet Yesevi as one of the figures in the history Turkish Thought and said, “ UNESCO announced 2016 as the year for Hodja Ahmet Yesevi and Fuat Koprulu as it’s their death anniversary. I hereby would like to pay my respects for the two invaluable individuals of the history of Turkish thought. Hodja Ahmet Yesevi and Fuat Koprulu were remembered through many activities and programs in many countries with the efforts of UNESCO Turkey National Commission. We continue to remember them and understand them.”

Book Recommendations from the Minister Avcı

Minister Avcı said, “I would like to recommend Remzi Oguz Arık’s ‘Cografyadan Vatana’ book. We need to know our nation, people and history and traditions. Because we don’t have another nation.”

Culture Council President Dr. Metin Eris emphasized the importance of Ahmet Yesevi in our education system and said, “It is not an easy job to introduce a culture’s and civilizations’ representatives. Turkish public has recently came to know Hodja Ahmet Yesevi. There is no trace of him in our education system but I am sure there will be. This will bring some light for the future. You are our future.”

“We must be a nation with an identity”

Istanbul Aydın University president Dr. Mustafa Aydın said, “Values such as Mustafa Kemal, Ismet Inonu, Fatih, Yavuz from 1071 Alparslan to 2017 Recep Tayyip Erdoğan are all our values. They all worked hard to make this land our land. We must be a nation with an identity. We must protect those who fought to make this land our land. Ahmet Yesevi represent a tolerance and love of people from Central Asia to the Balkans”

23.02.2017

Kültür ve Turizm Bakanı Avcı, İstanbul Aydın Üniversitesi Bilgi Merkezinin açılışını gerçekleştirdi

Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, İstanbul Aydın Üniversitesi Bilgi Merkezinin açılışını gerçekleştirdi. Avcı, merkezin açılışında, bilgi merkezinin sadece klasik anlamda bir kütüphane hizmeti vermeyeceğini anlattı.

Merkezin, enformasyon teknolojisindeki son gelişmeleri de bünyesinde barındıracağını ifade eden Avcı, şöyle konuştu:

“Bu güzel merkez hem hocalarımızın, hem öğrencilerimizin hem de bölge halkının hizmetinde olacak. Ayrıca bu yapıyı, bu kurumu engelli vatandaşlarımızın erişimine de uygun tasarladıkları için Dr. Mustafa Aydın ve arkadaşlarına çok teşekkür ediyorum. Hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Aydın Üniversitesinin bundan sonraki yıllarda da böyle pek çok güzel esere imza atacağını, en güzel eser olarak da siz değerli öğrencilerimize kazandırdıklarından ötürü tekrar çok teşekkür ediyorum.”

Avcı, daha sonra İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Mustafa Aydın ve diğer yetkililerle merkezin açılışını gerçekleştirdi.

Merkezi gezen ve incelemelerde bulunan Nabi Avcı, yetkililerden bilgi aldı.



Nabi Avcı, Minister of Tourism and Culture opens IAU Information Center

Minister of Tourism and Culture, Nabi Avcı opened Istanbul Aydın University Information Center

Speaking at the opening ceremony, Avcı expressed that the information center will not serve as a library in its classical terms. Emphasizing that the center will accommodate the latest developments in information technology Avcı added, “The center will serve our academic staff, students and the community. I also would like to thank Dr. Mustafa Aydın for designing the library as accessible for disabled citizens. I wish all the best. I thank Istanbul Aydın University once again for such wonderful things for students and wish many more success.”

Avcı opened the center with the president of Istanbul Aydın University Dr. Mustafa Aydın.

23.02.2017

 

İstanbul Aydın Üniversitesi Toplumsal Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi (TARMER) tarafından düzenlenen ‘Sosyal Medya ve Etik’ çalıştayı ile yeni medyanın en etkili araçlarından biri olan sosyal medya zemininde yaşanan etik sorunlar masaya yatırıldı.

İstanbul Aydın Üniversitesi (İAÜ) Florya Kampüsü’nde yapılan çalıştaya, birçok akademisyen, araştırmacı gazeteci, sosyolog ve konusunda uzman kişiler katıldı. İçinde bulunulan toplumun kültür yapısının bilimsel verilere dayalı olarak araştırılıp incelenmesi amaçlayan TARMER, bu kez de yeni medyanın en etkili araçlarından biri olan sosyal medya zemininde yaşanan etik sorunlar masaya yatırılarak, ‘sosyal medyadaki üslûp sorunu’, ‘mevcut bir sosyal medya etiğinin olup olmadığı’, ‘sosyal medya üzerinden gerçekleştirilen manipülasyonlar ve sergilenen algı yönetimi gibi konuları irdeledi.

Gün boyu süren etkinlikte ilk oturumda ‘Sosyal Medya Etiği Nedir? Nasıl Hayata Geçirilmelidir?’ sorularından yola çıkılarak mevcut durum ve ideal arasındaki farklılığında net bir durum tespiti yapılırken, ikinci oturumda da ‘Sosyal Medyada Dil ve Üslûp Sorunları’ konuşuldu. Üçüncü oturumda ise bu mevcut tablonun toplumsal/kitlesel manipülasyona kapı açan boyutu analiz edildi ve ‘Sosyal Medya Üzerinden Algı Yönetim’ başlığı altında, gündeme yönelik somut örnekler incelendi.

“Sosyal medya, etiksel anlamda birçok sorun üretiyor”

Başbakanlık Başdanışmanı, Sosyolog ve TARMER Daimi Danışma Kurulu Üyesi Necdet Subaşı sosyal medyanın etik çerçevede birçok sorun ürettiğine değinerek, “Sosyal medya çok uzun bir geçmişi olan oldukça da etkileyici bir mecra. Dolayısıyla bu konunun en başta etik alan olmak üzere pek çok konuda sorun ürettiğini biliyoruz. İAÜ de bir sorumluluk üstlenerek toplumsal yapıyı güçlü bir şekilde etkileyen konulardan birisi olarak sosyal medyayı toplumsal açıdan araştırma gereği duydu. Bugün burada da sosyal medya değişik boyutlarda ve toplumsal yapı üzerinden ele alınıyor. Hem de bunun gündelik hayatımızda ortaya çıkardığı sorunlar, özellikle ahlaki ve etik sorunlar tartışıldı” dedi.

“İletişim ciddi bir iştir”

Sosyal medyanın iletişim araçları içinde çok önemli bir yeri olduğuna dikkat çeken Gazeteci – Yazar Ali Saydam ise “İletişim ciddi bir iştir. Sosyal medya da iletişimin içinde olduğu için ciddiye alınması gereken bir konu. Sosyal medya ne yazık ki sınırsız ve sorumsuz bir alan gibi algılanmakta. Sınırsız ve sorumsuzluğun söz konusu olduğu yerlerde de her zaman sorun olur ve de yanlış yönlendirmeler, her türlü manipülasyon ve açıklık söz konusu olabilir. Buradaki etik kavramı da iki koldan ele alınmalıdır. Bir tanesi yasal düzenlemeler, diğeri de insanların bu alanda belli bir iletişim bilincine sahip olması. Umuyorum ki bu çalıştay ikisini de ele alıp buna hizmet edecektir” şeklinde konuştu.

“Yalan yanlış bilgiler kamuoyuna sunuluyor”

İAÜ Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Mustafa Aydın da, “Çağımız bilişim ve bilgi çağı. Artık her mecrada bilgiye çok rahat ulaşılabiliyor. Fakat bilgiye ulaşılırken ulaşılan bilgi değil de o ulaşılan bilginin başına ve sonuna bir takım ilaveler yapmak suretiyle hatta asılsız bilgileri kullanmak suretiyle yaygın bir halde bunun kamuoyuna dağıtıldığını görüyoruz. Bu paylaşım araçlarından önemli bir tanesi de sosyal medyadır. İnsanlar artık birtakım etik ve ahlaki değerlere bağlı kalmaksızın, kamuoyunda farklı bir algı oluşturmak için çoğu zaman aslı astarı olmayan veya bilgiyi tamamen farklılaştırarak veya bilginin rengini değiştirerek kamuoyu yönlendirilmeye çalışılıyor. Bu da çoğu zaman o bilginin merkezinde oturan insanı mağdur duruma düşürmekte, onun özeline ve mahremiyetine müdahale edilmekte ve gerçekten onunla uzaktan yakından ilgisi olmayan bir takım olaylarla ilişkilendirilerek o insanın kamu nezdinde itibarının düşmesine ve zarar görmesine neden olmaktadır. Tabi ki de sosyal medya ve iletişim araçları kullanılmalı. Ancak hangi şartlarda hangi etik, ahlaki, kültürel değerler içerisinde bunun kullanılması gerektiği artık günümüzde yüksek sesle tartışıyor hale geldi” diye konuştu.

“Sosyal medyada herkesi kuşatacak bir etik kavramı yok”

GENAR Başkanı ve Araştırmacı İhsan Aktaş da sosyal medyada herkesi kuşatacak etik bir kavramın olmadığına dikkat çekerek, “Kişilerin günlük hayattaki kendilerine biçmiş oldukları etik çerçeve neyse sosyal medya da bunun yansıması var. Fakat bunun dışında sosyal medyanın başka problemleri var. Doğrudan kendi kimliği ile sosyal medyada var olanlar ne kadar çizgi dışında olsalar da belli bir çerçevede kendilerine etik ortam oluşturabiliyorlar. Fakat isimsiz olan bazı kullanımlar var ki orada etik değerin artık e’sine bile rastlanamıyor. Toplum hayatında belki kişilerin söyleyemeyeceği ve ifade edemeyeceği ne kadar şey varsa yazıya dökebiliyorlar. Bu yüzden sosyal medyada bir başıboşluk var. Hukuki altyapısı bile tam tamamlanmadı. Sosyal medyada bazı tavırlar, düşünceler veya saygısızlıklar daha yeni yeni mahkeme konusu olmaya başladı. Öncelikli olarak bir hukuki çerçevenin netleşmesi lazım. Yani sosyal medyadaki tavırların günlük hayattakilerle hukuk karşısında aynı olması lazım” dedi.

“Sosyal medya bir kaosun içinde”

Son olarak da Uluslararası Sosyal Medya Derneği Başkanı Said Ercan değerlendirmelerde bulunarak, ”Günümüzde sosyal medya bir kaosun içerisinde. İyi tarafları da var kötü tarafları da var. Zamanla iyileşeceğini düşünüyorum. Fakat gençlerimiz bu sosyal medyadaki bilgi kirliliğini ve yanlış bilgi bombardımanının etkisini altında kalıyor. Ülkemizin ve dünyanın geleceği için bu çok tehlikeli bir şey. Etiği kaybettiğiniz zaman her şeyi kaybediyorsunuz. Zaten sosyal medyaya baktığımızda bir sürü karalama, iftira, yalan haber, siber saldırı ve tacizleri görüyoruz. Çocuklarımızı bu ortamın içine atmış durumdayız. Onlara bu şekilde nasıl güzel bir gelecek nasıl kurabiliriz” ifadelerini kullandı.



Ethical issues of Social Media was discussed at IAU

Ethical issues of social media, the most effective instrument of new media, was discussed at Social Media and Ethic Workshop organized by TARMER Istanbul Aydın University.

Many academicians, researcher- journalists, sociologists and specialists in their field have attended the Workshop at IAU. TARMER which aims to research cultural structure of society based on scientific data, have examined thoroughly wording problems in Social Media, whether there are wording rules in social media and manipulations and perception management in social media.

At the first session, attendees have discussed differences between current situation and ideal based upon what is social Media ethic and how we can implement it. Language and wording problems in Social Media was argued at the second session. At the last session while manipulation dimension of current situation were being analyzed, perception management over Social Media was examined.

“Social media can be a problem in terms of ethic”

Consultant of prime ministry, sociologist and permanent member of TARMER Necdet Subaşı has expressed that “social media which has a long history is quite impressive channel. We have already known that social media can cause problems for many things like ethics.  IAU has taken a responsibility and required to search social media from society’s perspective. We are here today to discuss social media and society structure in different dimension.

“Communication is a serious work”

Remarking that social media is one of the most important communication tools, journalist-writer Ali Saydam said, “Communication is a serious work. Because social media is part of communication that’s worth paying attention to. Unfortunately, social media perceived as a limitless and irresponsible field. Any kind of manipulation can be an issue in these fields. We should pay attention to two concepts in ethics. First one is legal regulations, second one is communication conscious among people. I hope this workshop will serve both of these concepts.”

“Erroneous information are released to the public”

President of IAU Dr. Mustafa Aydın said, “Our era is based on informatics and knowledge. You can get information in any kind of field easily. But when we get that information, sometimes we are obliged to face with erroneous information added then distributed to the public. Nowadays some people try to misdirect public to create a different perspective in public without caring any moral and ethics rules. These attitudes discredit people who are in the middle of that information. Surely social media and communication tools should be used. But the ways in which we should use social media is now discussed clearly.”

“There is no ethics rules to cover everyone”

Emphasizing lack of general ethics rules to cover everybody, President of GENAR and Researcher İhsan Aktaş said, “you can see the reflection of personnel ethics frame in social media. But there are other problems in social media.  People who use their own identity in social media, can create their own ethical environment, although it doesn’t cover everyone. However, you don’t see any ethics if they use fake identity. People talk without consideration, that’s why there is lack of control in social media. Even legal infrastructure couldn’t been completed for it. Some disrespectful attitudes and thought in social media are started to become the subject at Courts recently. Firstly, we need a certain law for social media ethics. Attitudes in social media in daily lives should match those in front of law.”    

“Social Media is in Chaos”

Lastly, president of International Social Media Association Said Ercan said “Nowadays social media is in chaos. It has bad sides as well as good. I believe that it will be better in time however young people is under the influence of information pollution in social media. This can be really dangerous thing for the future of the world. We lose everything when we lose ethics. There are many defamation, fake news, slander, cyber-attack and abuse in social media. We let our children in this dirty area. How can we create a bright future for them in these conditions?”

20.02.2017

background

Twitter'da takip edin

Haberler, güncellemeler ve bilgilendirmeler için takip edin.

  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image

Instagram'da takip edin

TAKİP ET @profmustafaaydin