Bu yıl üçüncüsü düzenlenen Uluslararası İletişim ve Teknoloji Kongresi İstanbul Aydın Üniversitesi İletişim Fakültesi’nin ev sahipliğinde başladı. Çevrimiçi olarak gerçekleştirilecek kongrenin bu yıl teması “COVID-19 Çağında İletişim Ekolojisi” Pandemi sürecinde teknoloji, toplumun dönüşümü, dijital katılım ve çevrimiçi eğitim gibi konuların tartışılacağı kongre, 12-13-14 Nisan 2021 tarihlerinde üç gün sürecek.
İletişim ve Teknoloji Kongresi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Deniz Yengin’in yaptığı açılış konuşmasıyla başladı. Yaptığı konuşmada Prof. Dr. Yengin, iletişim ortamlarının hızlı ve öngörülemeyecek bir biçimde dönüştüğüne vurgu yaparak; “Uygarlık tarihi boyunca insanoğlu iletişim gereksinimlerini karşılamak için gördüklerini dönemin teknolojisini kullanarak mağara duvarlarına çizdiği resimlerle gidermiştir. Zamanla bireylerarası iletişim sözle geliştikçe toplumsal yaşam anlayışı da bu doğrultuda gelişmiş, benimsenmiş ve dönüşmüştür. Baldini Masimo, İletişim Tarihi adlı (hepimizin başucu) kitabında iletişim ortamlarının bu değişim ve dönüşümü üç temel devrimle özetlemektedir. Baldini’ye göre bunlardan ilki M. Ö. 4. yüzyılda yazının Sümerliler tarafından bulunmasıdır. Böylece sözle gelişen iletişim kültürü yerini yazılı kültüre bırakmıştır. İkinci devrim 15. yüzyılda matbaanın bulunuşu ve yaygınlaşmasıdır. Üçüncü devrim ise 19. yüzyılda Samuel Morse’un elektrikli telgrafı buluşuyla ortaya çıkmıştır. İşte telgrafla başlayan bu elektronik iletişim ortamı, iletişim teknolojilerinin hızlı ve baş döndüren gelişimini beraberinde getirecektir,” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Deniz Yengin konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Değerli araştırmacılar, bugün iletişim sürecinin demirbaşı olarak vurgulanan ileti, iletişim ortamlarının hızlı ve öngörülemeyecek bir biçimde dönüşümüyle biçim değiştirmektedir. Günümüzde “yeni iletişim ortamı” olarak adlandırdığımız bu ortam ve uygulamaları zaman ve mekân ilişkisinin sınırlandırıcı yapılanmasını, sorun yaratan engellerini ortadan kaldırmıştır. Günümüzde hayatımızın artık kaçınılmaz bir parçası haline gelen bu uygulamalar ve beraberinde gelişen teknolojisi artık bize göstermiştir ki, insan ve makine arasındaki sınırı kaldırmaya doğru giden, sanal ve gerçek mekân ve gerçek zamanlar arasında fiziksel geçiş gibi hayal dahi edemeyeceğimiz konuları konuşabilir durumdayız. Aslında bugün 3’üncüsünü İstanbul Aydın Üniversitesi İletişim Fakültesi organizatörlüğünde ve ev sahipliğinde düzenlediğimiz International Communication and Technology yani 3. Uluslararası İletişim ve Teknoloji Kongresi’ni pandemi koşulları nedeniyle ama tam da adına yakışır bir ortamda, dijital ortamda gerçekleştiriyoruz.”
Konuşmasında içinde bulunduğumuz pandemi ortamında hayatımızın her alanın da olduğu gibi eğitim ve öğretim alanında ciddi bir sınav içinde olduğumuzu vurgulayan Prof. Dr. Yengin, “İçinde bulunduğumuz bu olağanüstü durum özellikle biz yöneticiler için çok ciddi bir sınavdı. Hepimiz bir anda dijital dünyanın elverdiği koşulları göz önünde bulundurarak hızla çözümler ürettik. Bir anda “dijital dünyanın eğitimcileri” ne dönüşüverdik. Her birimiz dijitalde yeni ortama hızla uyum sağladık. Daha açık konuşmak gerekirse, pandemi bizi bu alanda biraz biçim değiştirmeye zorladı. Biliyorsunuz COVID hastalığı nedeniyle 11 Mart’ta Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi ilan edildi. Tabi bu pandemiyle birlikte bizler çok kısa bir zaman aralığında hemen derslerimizle ilgili kararlarımızı aldık. Derslerimizin yüzde 85’ini online gerçekleştirebilmek için sistemi hazırladık ve hali hazırda var olan bazı online ders sistemlerimizi güncelledik. Fakültemizde yer alan toplamda 193 teorik uygulamalı dersleri kararlar alarak hızlı bir şekilde online çevrimiçi olarak güncelledik. Tabii bu çok kolay olmadı. Öncelikle hocalarımızı, hangi sistemi kullanacağımız, bu sistemle ilgili nasıl bir uygulama, nasıl kendilerini yetiştirme ve derslerini anlatma pratiği ve yeteneği olmaları gerekti konusunda eğittik. Tabii tüm bunları çok kısa sürede gerçekleştirdik. Kullanmış olduğumuz sistemin nasıl çalıştığını, öğrencinin sisteme nasıl girmesi gerektiği konusunda yaklaşık on günlük bir süreçte hemen kendimizi hazırladık ve güncelledik. Daha sonra 23 Mart tarihinden itibaren uzaktan eğitime üniversite olarak geçmiş bulunduk. Bu tarihten itibaren de yaşayarak öğrendik. Çünkü bizler de bazı problem ve sorunlarla karşılaşacağımızı biliyorduk. İletişim Fakültesi olarak bizlerin önceliği hep şu oldu: iletişim kanallarını etkin bir şekilde nasıl kullanmalıyız. Bu konuyla ilgili kendimize bir plan hazırladık. Çünkü yüz yüze eğitimin olmadığı tamamen online olacağımız bir ortamda öğrencilere nasıl ulaşacağımız çok kıymetliydi,” şeklinde konuştu. 10 uluslararası katılımcı ve 80 ulusal katılımcı olmak üzere toplam doksan bildiri sunulacak olan oturum boyunca birçok üniversiteden araştırmacılar dinleneceğini aktaran İletişim Fakültesi Dekanı Yengin, etkinliğin iletişim çalışmalarına katkı sağlaması dileklerini sunarak konuşmasını sonlandırdı.
Prof. Dr. İzmirli: “Hayatımız COVID-19’dan önce ve sonra olmak üzere iki döneme ayrıldı”
Kongrenin açılışında konuşan İstanbul Aydın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yadigâr İzmirli ise hayatımızın COVID-19’dan önce ve sonra olmak üzere iki döneme ayrılmış olduğuna vurgu yaptı. Prof. Dr. İzmirli, böylesi durumlarda eğitimde yöneticilerin birincil görevinin öğretime ara vermeksizin nitelikli eğitimi sürdürmek olduğunun altını çizerek, “Eğitimin tarihsel sınırlarını aşan bu noktada biz yöneticilerin birincil görevi ise nitelikli eğitim – öğretimin ara vermeksizin sürmesi için evrensel düzeyde akademik, fiziksel ve sosyal alt yapı şartlarını en iyi şekilde hazırlamaktır. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yaşamın her alanını etkileyen bu zorlu süreçte İstanbul Aydın Üniversitesi, dünya standartlarında sürdürdüğü nitelikli ve kaliteli eğitimlerin yanı sıra; ani gelişen süreçlere çözüm üretme kapasitesi ve adaptasyonu ile adından bir kez daha söz ettirdi. Üniversitemiz, eğitim teknolojilerinde geliştirdiği yöntemlerle uzaktan öğretime hızla uyum sağladı ve COVID-19 sürecinin özellikle eğitim ve öğretim alanında yarattığı tahribattan etkilenmedi. Hiç kuşkusuz bu hızlı adaptasyon sürecinde üniversitemizin alt yapısının payı da göz ardı edilemeyecek düzeyde büyüktür. Ve bugün geldiğimiz noktada İstanbul Aydın Üniversitesi uzaktan öğretime en hızla uyum sağlayan yükseköğretim kurumlarının başında gelmektedir. COVID-19 tedbirleri kapsamında YÖK kararıyla kampüslerde eğitime ara verilmesiyle birlikte, Üniversitemiz Hazırlık, Lisans ve Lisansüstü programlardaki tüm eğitim-öğretim sürecini, online olarak kesintisiz bir şekilde devam ettirdi ve ettirmektedir. Bu süreçte, Üniversitemiz uzaktan öğretimde ülkemiz standartlarının çok üstünde bir performans ortaya koydu. Online gerçekleştirdiğimiz eğitim sürecinde Üniversitemizin başarı hanesine yazılan bir diğer önemli unsur da derslerimizin tamamının hiç zaman kaybetmeden başlamasıydı. Bu noktada kıymetli öğretim elemanlarımızın ve değerli öğrencilerimizin titizlikleri ve online ortama kolay uyum sağlamalarının rolü de büyüktür,” İstanbul Aydın Üniversitesi’nin online eğitime geçiş sürecini anlattı.
İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Doç. Dr. Mustafa Aydın ise yaptığı konuşmada pandemi bitmesi durumunda da dijitalleşmenin, online eğitimin ve yapay zekanın bundan sonra hayatımızın bir parçası olacağına vurgu yaptı. Doç. Dr. Aydın, pandemiyle birlikte tüm sektörlerin değişeceğinden söz ederek konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Hepimizin aklındaki ‘Bundan sonra eğitim nereye gidecek?’ sorusu. Pandemiyle beraber birçok sektör değişti ve değişiyor. Bu değişimin öncülüğünü eğitim sektörünün yapması lazım. Eğitimi değiştirmeden sektörleri değiştiremiyorsun. Endüstrinin gelişmesi, eğitimin değişmesiyle ilerliyor.”
Konuşmasında 3. Uluslararası İletişim ve Teknoloji Konferansı’nın önemine de vurgu yapan Doç. Dr. Aydın, konferansta ele alınacak konulardan fiziksel dünyamızın uzantısı olan dijital dünyayı, sanal dünyayı anlamamıza ve anlamlandırmamıza yarar sağlayacağını umduğunu belirtti.
“COVID-19 Dönemi ve Kişisel Verilerin Dijital Mahremiyeti”
Açılış konuşmalarının ardından, Prof. Dr. Cem Sefa Sütçü, “COVID-19 Dönemi ve Kişisel Verilerin Dijital Mahremiyeti” başlıklı konuşmasını gerçekleştirdi. Prof. Dr. Sütçü, bu alanda yaptığı çalışmalardan söz ederek, pandemi döneminde WhatsApp, Facebook uygulamaları bilgilere erişimi ve en son Yemeksepeti firmasının müşterilerinin bilgilerinin çalınması insanların endişelerinin arttığı konusuna değindi. Konum takibi yapan uygulamalar hakkında da konuşan Prof. Dr. Sütçü, HES uygulaması araştırması hakkında da bilgiler verdi. Bu alanda yapmış oldukları yapmış oldukları anket çalışmasından bulguları paylaşan Sütçü, gelecekte sosyal yaşamın değişkenliği ne ölçüde etkilenir konusunda şunları söyledi:
“Blok zinciri adında bir kavram var ve dünyayı değiştirecek yeni bir kavram denmesi yanlış olmaz. Bu yeni kavram demokratik bir şekilde günlük, çalışma ve eğitim hayatımızı çok etkileyecek. Bu durum bilgisayarın ve internettin ortaya çıkışı gibi insanlığın gelişiminde önemli kırılma noktaları olacağını düşünüyorum.”
İletişim bilimini alanında çalışan araştırmacılar için bu teknolojik gelişim konusunda mutlaka araştırma yapmalarını öneren Prof. Dr. Sütçü, yapılan araştırmalarda ulaşılan verileri analiz edip doğru olarak kullanırsak insanlık adına yapılacak güzel bir adım olacağı inancında olduğundan da söz ederek, “Bazı uygulamaların birçok ülkeler tarafından kullanılması yasak ama bu durum Türkiye için geçerli değil. Ülkemizde bilişim hukuku altyapısı net olarak oluşturulmamış. Dolayısıyla bizim yerli ya da yabancı bir uygulama kullanma endişesinden öte etik olarak değerlendirilip değerlendirilmediğini bilmemiz gerekiyor. Kullandığımız uygulamada kişisel verilerimiz etik olarak değerlendirilmiyorsa o uygulamayı kullanmamamız gerekir,” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
The International Communication and Technology Congress, which held for the third time this year, launched hosted by Istanbul Aydın University Communication Faculty. The theme of online congress is “Communication Ecology in the COVID-19 Period” in this year. The topics such as technology, society transformation, digital participation and online education will be discussed during the pandemic process in the congress and will last for three days on April 12-13-14, 2021.
Communication and Technology Congress was started with the opening speech of Communication Faculty Dean Prof. Dr Deniz Yengin. In his speech, Prof. Dr. Yengin emphasized that communication instruments are transforming in a fast and unpredictable way. He stated, “Throughout the history of civilization, humans drew the paints on the cave walls by using the technology of the period to meet their communication needs. As communication between individuals developed verbally over time, the understanding of social life developed, adopted and transformed in this direction. Massimo Baldini, in his book “The History of Communication” (reference for all of us) summarizes this change and transformation of communication environments with three fundamental revolutions. According to Baldini, the first of these is that the Sumerians invented the writing in the BC 4th century. Thus, the communication culture that develops verbally has left its place to the written culture. The second revolution is the invention and widespread using of the printing press in the 15th century. The third revolution emerged in the 19th century with the invention of electric telegraph by Samuel Morse. This electronic communication period which started with the telegraph, will bring the rapid and dizzying development of communication technologies.”
In addition, he continued his speech as following:
“Dear researchers, the message, which is emphasized as a fixture of the communication process today, changes its shape with the rapid and unpredictable transformation of communication period. Today, this media, which we call the “new communication media” and its applications, have removed the restrictive structuring and problematic obstacles of the relationship between time and space. These applications, which become an inevitable part of our lives nowadays, and the technology that evolves with them, have shown us that now we are able to talk about subjects that we cannot imagine such as the physical transition between virtual and real space and time, which is removing the border between human and machine. In fact, we are holding the 3rd International Communication and Technology Congress, which is organized and hosted by the Istanbul Aydın University Communication Faculty but in an worthy platform of its name so in a digital environment due to the pandemic conditions.
In his speech, Prof. Dr. Yengin emphasized that we are in a serious test in the education and training, as in all areas of our life in the pandemic period. Yengin: “This extraordinary situation was a very serious test especially for us, administrators. Suddenly, all of us created solutions considering the conditions allowed by the digital world and we became “educators of the digital world”. Each of us quickly adapted the digital new period. Honestly, the pandemic forced us to change shapes in this area. As you know, the World Health Organization (WHO) declared a pandemic on March 11 due to COVID disease. Immediately, we made decisions about our lessons in a very short time with this pandemic, prepared the system to be able to perform 85 percent of our online lessons and updated some of our existing online course systems. We made decisions to update 193 theoretical applied courses in our faculty online quickly. Of course, it was not easy. First, we trained our professors about which system to use, what kind of application about this system, how they should practice and improve themselves and to teach their lessons. Of course, we achieved all of these in a very short time. We immediately prepared and updated ourselves about how use the system and how the student should enter the system. Later, as of March 23, we have started distance education as a university. From this date, we have learned through experience. Because we all know that will face some problems. As Communication Faculty, our priority has been that we should use communication media effectively. We prepared a plan for this subject. Since it was very valuable how to reach students in a completely online platform where there is no face-to-face education.”
Faculty of Communication Dean Yengin stated that many researchers from universities would be listened to during the session where ninety papers, including 10 international participants and 80 national participants will be presented and concluded his speech by expressing his wishes for the event to contribute to the communication activities.
PROF. DR. İZMİRLİ: “OUR LIVES DIVIDED INTO TWO PERIODS, PRE-COVID19 AND POST-COVID19”
Istanbul Aydın University Rector Prof. Dr. Yadigar İzmirli made a speech in the opening of congress and emphasized that our lives divided into two periods, pre and post COVID-19. Prof. Dr. İzmirli emphasized the primary duty of the administrators in education is to maintain qualified education not interrupt education in such cases.
In addition, she said: “At this point beyond the historical boundaries of education, our primary duty as administrator is to prepare the academic, physical and social infrastructure conditions at the universal level in the best way so that the education continues without interruption and to ensure qualified education.
In this challenging process, that affects all areas of life in our country as well as in the whole world, Istanbul Aydın University continues to provide quality and sufficient education at world standards; it made a name for itself once again with its capacity to produce solutions and adaptation to sudden developing processes. Our university rapidly adapted to distance education with the methods; it developed in educational technologies and not affected by the damage caused by the COVID-19 process, especially in the field of education and training. Undoubtedly, the share of our university’s infrastructure in this rapid adaptation process is too great cannot be ignored. Moreover, we have reached today point; Istanbul Aydın University is one of the most rapidly adapting higher education institutions to distance education. Within the scope of the COVID-19 measures, with the decision of YÖK, the education in the campuses was suspended, and our university continued and still continue the entire education process in Prep, Undergraduate and Postgraduate programs online without interruption. In this process, our university has demonstrated a performance well above the standards of our country in distance education. Another important factor in the success of our university in the online education process was that all of our courses started without wasting any time. At this point, the daintiness of our esteemed faculty members and students and their adaptation to the online environment easily play a major role.” Also, she explained the transition process of Istanbul Aydın University to online education.
In his speech, Istanbul Aydın University President Assoc. Prof. Dr. Mustafa Aydın emphasized that digitalization, online education and artificial intelligence will be a part of our lives even if the pandemic ends. He mentioned that all sectors would change with the pandemic, continued his speech as follows:
“The question all have in mind is “Where will education go from now on?” Many sectors have changed and are changing with the pandemic. The education sector should lead this change. You cannot change sectors not to change education. The development of the industry progresses with the change of education.”
Assoc. Prof. Dr. Aydın emphasized the importance of the third International Conference on Communication and Technology and expressed his hope that among the topics would discussed at the conference, the digital world, which is the extension of our physical world, will help us understand and make sense of the virtual world.
“COVID-19 Period and Digital Privacy of Personal Data”
After the opening speeches, Prof. Dr. Cem Sefa Sütçü made his speech titled “The COVID-19 Period and Digital Privacy of Personal Data”.
Prof. Dr. Sütçü spoke about his work in this field, touched upon the concerns such as WhatsApp, Facebook applications access to people’s informations and last Yemek Sepeti customers information’s were stolen during the pandemic period. He spoke about applications that track location and gave information about HES application research. Sütçü shared the findings from the survey they conducted in this field and talked about to what extent the variability of social life is affected:
“There is a notion called a block chain and it is not wrong to say that this new notion will change the world. This new notion affect our daily lives, work and education democratically very much. I think this situation would be important breaking points in the development of humanity like the advent of the computer and the internet.”
While Prof. Dr. Sütçü suggested that researchers working in the field of communication science should definitely do research on this technological development, he also expressed his beliefs that if we analyze the data gathered in the researches and use them correctly, it will be a good step to be taken in the name of humanity.
“Some applications are forbidden to be used in many countries, but this is not the case for Turkey. The infrastructure of information technology law not established clearly in our country. Therefore, we need to know whether is considered ethical beyond the concern of using a domestic or foreign application. If our personal data not considered ethical in the application we use, we should not use that application. ” said and he ended his speech.