“Bölgede Dini Cereyanlar Çalıştayı”

tarihinde yayınlandı Duyuru, Duyuru, Haberler
https://mustafaaydin.com/wp-content/uploads/2023/10/cereyan_calistay.jpg
İstanbul Aydın Üniversitesi Toplumsal Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin (TARMER) gerçekleştirdiği “Bölgede Dini Cereyanlar/ İslami Mezhepler ve Radikalleşme) Çalıştayı’na konuşmacı olarak katılan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Aktay, yaptığı konuşmada, şiddetle belli dini inançlar arasındaki ilişkinin genelde toplumsal olarak değerlendirildiğini söyledi.
Konuşmasında “selefilik” kavramının bütün olup bitenlerin sorumlusu gibi gösterilmeye çalışıldığını, selefiliğin ulaştığı şiddetten bahsedildiğini, İslam dünyasına uygulanan şiddeti kimsenin dile getirmediğini vurgulayan Prof. Dr. Yasin Aktay, ABD’nin Taliban’ı yıllarca Afganistan’da desteklediğini ve yaptığı her hareketin hoş görüldüğünü aktararak, “Taliban bir anda bir düzen getirdi. Uyuşturucuyu bitirdi orada. Sonra Amerikan işgali geldi ve onunla birlikte o mücahitler, o özgürlük savaşçıları, bir anda teröriste dönüştüler. Sovyet işgaline karşı savaştığında özgürlük savaşçısı, Amerikan işgaline karşı savaştığında birer teröriste dönüştü, “diye konuştu.

“12 kişinin ölümüyle dünya nasıl ayağa kalktı”
Konuşmasında İslam dünyasındaki şiddetin gerekleri ve sebepleri üzerinde durulması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Aktay, dünyada olup bitenlerden Müslümanların sorumlu olmadığını, yaşananların kurbanı olduklarını kaydetti.

Aktay, “Fransa’da 12 kişinin ölümü dolayısıyla dünya nasıl ayağa kalktı. Bütün dünya liderleri bir araya geldi. Aynı gün içerisinde Boko Haram, Nijerya’da 2 bin insan öldürüyor. Onları kimse duymadı bile. Şu anda Halep’te varil bombalarıyla onlarca kişi hayatını kaybetmektedir,” şeklinde konuştu.
Anadolu Ajansı Ortadoğu ve Afrika Haberleri Yayın Yönetmeni Turan Kışlakçı konuşmasında İslam dünyasında 200 yıllık bir sorun bulunduğunu söyledi. İslam dünyasını bir bedene benzeten Kışlakçı, “Bu bedenin kolunda farklı bir acı var. Kalbinde, karnında, ayaklarında farklı bir acı var. Her acıyı farklı tanımlamak lazım. Çünkü 2 milyarlık bir İslam dünyasından bahsediyoruz. Şu anda konuştuğumuz konu mezhep eksenli. Şii-Sünni sorunu. Irak, Suriye ve kısmen Pakistan’ı da katın. 3-4 ülkeyi geçmez. Ama İslam dünyasında 50’den fazla ülke var. Hepsinde Şii-Sünni sorunu var mı? Hayır, “dedi.

“Biz müslüman ülkeler olarak kendi kaderimizi belirleyemiyoruz”
UNESCO Kültürel Diplomasi Kürsüsü Başkanı ve İAÜ Batı Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Naciye Selin Şenocak çalıştayda yaptığı konuşmada Avrupa’nın Türkiye algısı probleminde aslında ilk karşımıza çıkan sorunun “İslamafobya” olduğunun altını çizdi.
Konuşmasında “Türkiye’nin dış politikası ne olmalı” konusunu da tartışan Dr. Naciye Selin Şenocak Türkiye’nin yeni dış politikasında yoğunlaştığı  “Yeni Osmalıcılık” kavramının yanlış bir kavram olduğunu belirterek, “Bunun bir yanlış politika olduğunu aslında Türkiyenin dış politikasının ‘İttihad-ı İslam’ olduğunun altını çizdim makalelerimde. Türkiye aslında İttihad-ı İslam üzerine dış politikasını oturtuğu takdirde Ortadoğu’da olan sıkıntılar ve İslamiyet üzerine yanlış algılarda lider rolünü oynayabilecek,” dedi.  
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde beş tane daimi temsilci ülke arasında bir tane müslüman ülke bulunmamasını eleştiren Selin Şenocak, “Bu da neye sebebiyet veriyor. Biz müslüman ülkeler olarak kendi kaderimizi belirleyemiyoruz. Bizim güvenliğimizi Kim temin ediyor dört- beş tane ülke. Bu Bes ülke müslüman ülke değil. Yani burada bir haksızlık söz konusu. 192 tane ülke var Birleşmiş Milletler’de, 71 tane Müslüman ülke var ve Müslüman ülkeleri temsil edecek bir tane müslüman ülke yok ve biz kendi kaderimizi belirleyemiyoruz,” şeklinde konuştu. 

“Hilafet hala TBMM’de”
İslam İşbirliği Teşkilatı’nın siyasi konularda fikir alıp ve bu konularda bir söz hakkı sahibi olmamasını da eleştiren Şenocak, “Şu anda İslamiyeti temsil edecek ve İslamiyetin siyasi sorunlarını söz hakkı olup yönlendirebilecek herhangi bir teşkilat yok. Ben bunu da bir çok kez akademik yazılarımda dile getirdim.  İttihad- ı İslam prensibini ben hilafete dayandırıyorum. Aslına bakarsanız Türkiye’de hilafet kaldırılmadı. İlga edilen Şeriye ve Evkaf Bakanlığı’dır. Hilafet hala TBMM de mündemiç bir şekilde durmaktadır,” ifadelerini kullandı.
Şenocak, Müslüman ülkelerin kaderini belirleyecek bir teşkilata ihtiyaç olduğunun altını çizen konuşmasını söyle sürdürdü:
“Şu anda Müslüman ülkelerin yaşadığı en büyük sıkıntı, siyasi bir birliğin olmaması Müslüman ülkeler arasında. Bu siyasi birliği de ancak hilafet kurumu yapabilir. Bu bahsettiğim dini bir olgu değil, seküler bir kurum. Müslüman ülkelerin bir araya geldiği siyasi bir teşkilatın yeniden yapılandırılması lazım. Bu hilafet. Türkiye’nin dini bir liderlik veya halifeliğin dini bir olgu değil, seküler bir olgu olduğunu, siyasi bir teşkilatın yeniden gelmesi ve başınıTürkiye’nin yönetmesi gerektiğini, bu 5 Müslüman ülkenin liderliğinde 71 Müslüman ülkeyi ilgilendiren bir teşkilat. Bunlar dünyadaki Müslümanlara karşı baskı, savaşlar, onların güvenliği, Avrupa’daki yanlış algılar, Müslümanlar arasındaki çatışmaları kontrol altına alabilecek siyasi bir güç. Birleşmiş Milletler (BM) Teşkilatı gibi. BMbünyesinde de bir güç odağı olması, bunun Türkiye’nin liderliğinde yapılması gerekiyor. Çünkü hilafet bizde şu anda. TBMM’de.”

“Bölgedeki mezhep çatışmalarına ilişkin bir samimiyet sorunu var”
TRT Haber İstanbul Haber Müdür Yardımcısı Mehmet Akif Ersoy ise yaptığı konuşmada bölgedeki mezhep çatışmalarına ilişkin bir samimiyet sorunu olduğunu belirterek, “Bölgede bir şeriat sorunu yok. Ne ABD’nin ne de Batı’nın sizin ülkenizi şeriatla yönetip yönetmediğiniz ile ilgili bir derdi yok. Mesele, sizin ülke içerisindeki şer’i ya da siyasal İslamcı politikalarınızın bunların bölge çıkarlarını tehdit edip etmediği sorunudur. Örneğin; şeriatın en katı uygulandığı ülkelerden biri Suudi Arabistan’dır. Ama ABD’nin bu ülke ile çok yakın ilişkileri var. İsrail’in bölgede şeriatın uygulandığı ülkelerle ilgili ilişkileri bulunuyor. Ama İran ile kötü bir ilişkisi var. İslam İşbirliği Teşkilatı’nın çok pasif kaldığı, merkezinin Cidde’de bulunması çok önemli sorunlardan bir tanesidir. Herkes Şii olsaydı eğer bu bir mezhep sorunu mu olacaktı? Dolayısıyla bölgede herkes Şii olsaydı da bu sorunlar ortadan kalkamayacak siyasi anlaşmazlıklar sürecekti. Hamas ile El Fetih, ikisi de Sünnidir ama bir dönem neredeyse savaşa gireceklerdi,” dedi.
Konuşmasında bölgedeki sorunların hepsinin mezhebi sorunlar değil siyasi sorunlar olduğunu vurgulayan Mehmet Akif Ersoy konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Arap isyanları sürecine baktığımızda Tunus’ta bir devrim hareketi başlıyor. Ardından Mısır’da ‘devrim’ oluyor. Mısır’daki devrimi en başından beri tırnak içinde söylüyorum. İran, ‘Arap halkları, uyanışa geçti. Mısır’da uyanışa geçti, Libya’da uyanışa geçti,’ diyor.  İran bu devrimlerin hepsini destekliyor. Çünkü bu ülkelerin hepsi ile sorunları var. Suriye’de devrim olunca İran ‘Hop bir dakika orada olamaz. Bu dış dünyanın bir oyunu.’ diyor. Benzer bir durum Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri için oluyor. O dönem bu iki ülke halkın özgürleşmesi için Libya’ya uçaklarını gönderip Kaddafi’yi devirmeye çalışıyorlar. Üstelik bunu NATO ülkeleri ile birlikte yapıyorlar. Diğer taraftan da Bahreyn’deki halk hareketlerini susturmaya çalışyorlar. Burada sorunun başlı başına bir mezhepsel sorun olmadığı, tüm coğrafyanın Sünni veya Şii olsa bile siyasi sorunlar devam edecektir.”

“Dünyadaki yeni çatışma alanı İslam karşıtlığı”
Gazeteci – Yazar Ayşe Böhürler yaptığı konuşmada Dünyadaki yeni çatışma alanının İslam karşıtlığı olduğunun ve şu anda da dünyada 500’e yakın bir çatışma bölgesi oluğunun altını çizdi.  
Ayşe Böhürler, İslam diye tanıdığımız şeyin bu coğrafyalara gittiğimizde bambaşka anlamlara geldiğini vurgulayarak “Türkiye’nin burada önemli bir misyonu var ama bu misyon bir hilafet üstünden konuşulabilir mi bilmiyorum,” diyerek Türkiye’nin Arap Dünyası konusunda çok da fazla bilgiye sahip olmadığını vurguladı.  

“Türkiye dini zemine dayalı liderliği felaketle sonuçlanır”

İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Mustafa Aydın ise yaptığı konuşmada
“Batı’nın ortaya koymuş olduğu otoriteye karşı bölgesel meydana çıkan ayaklanmaları dini zemine dayanıyor. Fakat dini zeminden kaynaklanan dini liderlerin, din dışında herhangi bir argümanları olmadığı için (siyasi-ekonomik-kültürel) ortaya koymuş oldukları strateji zemin bulmuyor. Uzaydan başka insanlar getirip başka bir dünya oluşturmak mümkün olmadığına göre, dünyanın gerçeklerini bilmeyen, sadece dini temellere dayanan strateji ortaya koydukları için zemin tutmuyor,” şeklinde konuştu.

Dr. Mustafa Aydın konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Sayın Cumhurbaşkanımız Kahire Üniversitesi’nde bir konuşma yaptı. Mısır’da ortalık ayağa kalktı. Oysa ki orada Mursi’ye çok önemli bir mesaj verdi, laiklik vurgusu yaptı. Ama İhvan o uyarıyı dikkate almadı, hatta sonradan ciddi biçimde eleştirdiler. Dini zemine dayanarak ortaya çıkan liderlerin din dışında bilgisine ihtiyaç vardır. Bunlar olmadığı müddetçe asla tutmaz. Türkiye dini zemine dayalı bir strateji ile bölgede liderliğe kalkıştığı zaman bu felaketle sonuçlanır. Türkiye ancak sahip olduğu tarihi güç, ekonomik güç, medeni güç, kültürel ve sosyolojik yapısı ile bu bölgede yönlendirici olabilir.”

İstanbul Aydın Üniversitesi ev sahipliğinda düzenlenen Bölgede Dini Cereyanlar: İslami Mezhepler ve Radikalleşme konulu çalıştay Toplumsal Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi (TARMER) organizatörlüğünde gerçekleştirildi.


AKP Vice President Prof. Yasin Aktay said that the world protested the killings of 12 people at Charlie Hebdo but “remained silent to the mass killing of 2,000 people by Boko Haram in Nigeria on the same day.”
Istanbul Aydın University Social Research Center –TARMER held a workshop titled Religious Movements in the Region/Islamic Sects and Radicalism in which AKP vice president Prof. Yasin Aktay participated as guess speaker and said, “The relationship between violence and religious beliefs of a certain group is usually evaluated as a social issue.”
In his speech Prof. Aktay said that the sect called ‘selefi’ was being accused of being the root cause of violence that has been happening these days but nobody wanted to talk about the harressment against Islam and added that The United States supported Taliban in Afganistan, “Taliban changed the whole regime, and ended narcotics then came the American occupation. After the occupation, the same freedom fighters were seen as terrorists. Those freedom fighters fighting against Russia became terrorist when fighting against American occupation.”
“World united in defiance against Charles Hebdo attack”
Prof. Aktay mentioned in his speech that we needed to analyze the reasons behind the violence in Islamic World, “Muslims are the victims of what’s going on in the world not the reason.”
“World have united after 12 dead in France. World leaders have united. On the very same day, 2,000 people died in Nigeria by Boko Haram. Nobody heard about it. Right now, people get killed in Halep by barrel bombs,” said Prof. Aktay.
Anadolu Press Middle East and Africa Press Director Turan Kışlakçı said in his speech that for the last 200 years Islam is faced with serious problems. He compared Islam with a human body and said, “this body has a different type of pain in her arms. Heart, stomach and feet suffer a different kind of pain. We need to define each of these pains. Because we are talking about an Islamic World that consists of 2 billion people. The issue is the conflict between Sunni and Shia. There are only 3 to 4 countries with this issue. But there are more than 50 Muslim countries. Do they have Sunni- Shia conflict? No.”
“We, Muslim countries, cannot determine our destiny”
UNESCO Cultural Diplomacy president and IAU Western Research Center director Dr. Naciye Selin Senocak gave a speech at the workshop and said that the first issue we encountered in Europes’ Turkey perspective is ‘Islamofobia’.
Dr. Senocak discussed the issue of Turkish foreign policy and mentioned that the ‘New Ottoman’ idea was wrong, “I have mentioned in my articles that the ‘New Ottoman’ is a wrong politics that Turkeys’ foreign policy is ‘Union of Islam’. Turkey will play an important role in the region and be the leader to change the wrong impressions of Islam if only they have ‘Union of Islam’ as their foreign policy.”
Senocak criticized the fact that the five permanent member countries of the United Nations Security Council didn’t include a Muslim country. “This causes one thing only. We, as Muslim countries, are not able to determine our destiny. Who provides our security? Five countries? Five countries none of which are Muslim. It is not fair. There are 192 member countries in U.N. of which 71 of them are Muslim yet there is not even one country to represent Muslim countries. Thus we cannot determine our destiny.”
“Caliphate is in TBMM”
Senocak criticized that the Islam Union Associate was not able to exchange ideas, didn’t have the right to have its own opinion and were not be able to present itself, “right now there is no such organization to represent Islam and direct the political issues with the right to speak. I have mentioned this in my previous articles. I don’t believe that caliphate was abolished in Turkey. It is still represented and exists in TBMM.”
Senocak underlined the fact that the Muslim countries needed an organization to determine their fate, “the biggest problem that the Muslim countries facing today is the lack of political union. Only caliphate can establish such a union. I am talking about a secular organization not a religious one. Muslim countries should get together and reestablish a political organization. Caliphate should be an organization led by Turkey, not a religious but rather a secular organization. It is an organization that concerns 71 Muslim countries as well. This is a power to control the conflicts between Muslims, their security, misconceptions about Muslims in Europe, and restraints on Muslims. Such as United Nations. It should be led by Turkey because caliphate already exist here in TBMM.”
“There are insincerity issues in regards to sect conflicts in the region.”
TRT News vice Press Director Mehmet Akif Ersoy said that there were some insincerity issues in the region, “the main issue is not the sharia law in the region. Neither the US nor the West is concerned with you governing your country with sharia law. The problem is that whether Islamic politics in the region conflict with their interests in the region. For instance, Sharia Law is practiced in Saudi Arabia but they have close relationships with each other. Israel maintains relations with countries who practice sharia but it has bad relations with Iran. Union of Islamic Organization is not very active and their center is located in Jeddah and these are the main problems. If everyone was Shia whould there be a sect conflict? Therefore, even if everyone was Shia there would still be problems. Hamas and El Fetih both are Sunni but they almost went on war with each other at some point.”
“When we look at the long period of Arab Spring, we see the revolution in Tunisia, Egypt. Iran on the other hand supports all these revolutions because clearly she has problems with those countries. When it comes to Syria, Iran said “the plot is being organized by outsiders.” Same thing is being plotted for Saudi Arabia and United Arab Emirates. Besides, they organize it with NATO countries. This is beyond a sect problem in the region.”
“A new trend: Islamophobia”
Journalist- Writer Ayse Bohurler said in her speech that the newer place of conflict is in the region of Muslims that the new trend in the world is Islamophobia. She emphasized that Islam has a different meaning in the region. “Turkey has a special mission. Turkey does not have enough knowledge about the Arab World.”
“A leadership based on religion would be a disaster.”
Istanbul Aydın University the chairman of Board of Trustees Dr. Mustafa Aydın said, “the uprising in the region is based on religion but since the religious leaders cannot come up with solid ideas in terms of political, economical and cultural issues their arguments cannot find any valid base. Since we are not able to bring people outside of our world and create another world then we can’t use ideas based on religion only.”
“Our prime minister gave a speech at Cairo University and it caused an uprising in Egypt. He gave a message to Mursi and emphasized the importance of Secularism. Leaders with a religious knowledge only need knowledge about nonreligious items as well. Turkey can be the only leader in the region with its historical, economical, cultural, sociological power.”
Istanbul Aydın University hosted the workshop with Social Research Center (TARMER).


background

Twitter'da takip edin

Haberler, güncellemeler ve bilgilendirmeler için takip edin.

İstanbul Aydın Üniv. Müt.Hyt.Bşk./ BiL Holding ve BİL Eğitim Kurumları Yön.Krl.Bşk./Kıbrıs İlim Üniv. Onursal Bşk.

  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image
  • Image

Instagram'da takip edin

TAKİP ET @profmustafaaydin